ZÜBÜKZADELER

Yazan: Turgut Koçak 13 Mayıs 2014

AKP iktidarı ve bu iktidarın başı Recep Tayyip Erdoğan’ın ne zaman başı sıkışsa birileri çıkıp ama diye söze başlıyor, bir de bakıyoruz ki, konuşmanın sonunda AKP ve Recep Tayyip aklanıvermiş. Hepinizin bildiği gibi Anayasa Mahkemesi’nin 52. Kuruluş Yıldönümü Töreni’nde de Haşim Kılıç’ın konuşmasıyla Recep Tayyip Erdoğan’ın aklı geldi gitti. Orada onu gördüm. Bugün bile kendisini nasıl frenlediğini doğrusu aklım bir türlü almıyor.

Haşim Kılıç gibi düşünmesek de, hukuk devleti ile ilgili söylediklerine ve kimi uyarılarına katılmamak olası değildi. Bu konuşma sonrası da bir kaşık suda AKP’liler fırtına üstüne fırtına kopardılar. Haşim Kılıç’ın İBDA-C’ci olduğuna dair basına fotoğraf servisinde bulundukları gibi bir sürü de had bildirme konuşmaları yaptılar. Haşim Kılıç’a karşı sürdürülen bu kampanyaya soldan katılanlar oldu. Bunlar işin özünü bırakıp Haşim Kılıç’ın geçmişiyle uğraşıp danışıklı dövüş yaptığını ileri sürerek sözümona en devrimci tutum gösteriyormuş gibi yapıp AKP’yi ve Recep Tayyip Erdoğan’ı aklama ve destekleme eyleminin yandan çarklı olarak içinde oldular.

Sonra Danıştay’ın 146. Kuruluş Yıldönümü’ne geldi sıra. Burada Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu 45 dakikalık bir konuşma yaparak gerçekleri bir bir açıkladı. Konuşma sırasında renkten renge giren Recep Tayyip Erdoğan’ı Abdllah Gül bile yatıştıramadı ve Metin Feyzioğlu’na “edepsizlik ediyorsun” diye çıkıştı. Salonda esen havayı ve devamında söylenen sözleri ise bütün dünya alem duydu. Haklı haksız tartışmasıyla birlikte ister istemez akkoyun da karakoyun da belli oldu. Aman Allahım AKP cephesinde öyle bir saldırı vardı ki, bu saldırıyı görüp de uzaktan aval aval seyredenlerin içinde olmak demek AKP’nin yarattığı bütün algılara ortaklık etmekti ki biz bunları her zaman olduğu gibi bir kenara bırakıyoruz. Bizim asıl üzerinde durmak istediğimiz şey; Recep Tayyip Erdoğan ne zaman zora düşse ve saldırgan hali ile önüne gelene had bildirmeye kalksa AKP cephesine soldan eklemlenip amalarla başlayan destekler verilmesidir.

Tıpkı CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu’nun Kanal 7’de söylediği gibi. Neymiş efendim TBB Başkanı Metin Feyzioğlu süresini aştığı için saygısızlık yapmışmış. 76 milyon insanın gözü önünde olmayacak harekete imza atan Başbakan’a ve oradakilere saygısızlık yapılmışmış. Feyzioğlu süresi kadar konuşmalıymış. Tamam, Loğolu’nun CHP adına kırdığı yumurta ilk değil kırkı geçti de, soldan yanaşmalara ne demek gerek? Onlar da tıpkı AKP’liler gibi Metin Feyzioğlu ile ilgili bir şeyler bulup söyleme yarışına giriştiler. Bildiğiniz gibi Metin Feyzioğlu, Denizleri ve idamlarını dile getiren sözler söyledi ya samimi değilmiş. Bazıları babası diyor da dedesi Turhan Feyzioğlu Denizlerin idamı için oy vermişmiş. Bunu hatırlatan ve Metin Feyzioğlu’nu Sol’un gözünden düşürmeyi deneyen feodal kafalılar var. Üstelik bunu yapanlar samimi olsalar neyse değiller. Onlar Denizleri de kullanarak “kuşa bak kuşa” diyerek akıllarınca Recep Tayyip Erdoğan’a destek sunmuş olacaklar.

Başka bir grupsa Münevver Karabulut cinayetini anımsamış. Bunların içinde Akit’çiler başı çekiyor. Onlar ki, Sivas’ta yakılarak katledilen aydınlarımızı çoktan unutmuşlar ve kim ya da kimlerin arkasına dizildiklerini ise anımsamıyorlar bile. Bugün AKP içinde milletvekili payesi verilmiş kaç avukat var Sivas katliamı sorumlularını savunan acaba? Metin Feyzioğlu münevver Karabulut davasında baba Garipoğlu’nun avukatlığını üstlenmiş. Eh bu testereci katilin babasının savunmanlığını üstlendiğine göre artık Metin Feyzioğlu ne söylerse söylesin, söylediklerinin hiç önemi olmazmış. Oysa avukatlık bir meslek. Mağduru savunan avukatlar kadar sanığı ya da suçluyu savunan avukatlar da olacaktır. Olmalıdır da. Yoksa onca suçlu ilan edilen insan içeri atıldığı ve eli kolu bağlandığı için kendisini savunma fırsatı bile bulamayacak ve de telafisi olanaksız haksızlıklar yaşanacaktır.

Sonuç olarak Metin Feyzioğlu’nun Danıştay’ın 146. Kuruluş Yıldönümü’nde söylediklerine bakmak gerekiyor. Yoksa öküzün altında buzağı arayarak Recep Tayyip Erdoğan’a yandaşlık etmek hiç de onurlu bir şey değil. Hani AKP’liler Barolar Birliği’nin önünde cübbe yıkamaya kalkışmış ya sizler de bu cübbe yıkama işine katılır ve Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleme kervanı oluşturabilirsiniz.

Aziz Nesin’i anımsamamak elde değil.

Ortalıkta dolaşan Zübükzadelerden illalah dedik illallah!