Yazan: Turgut Koçak 13 Kasım 2014
Hani bir türkü vardı şöyle derdi; “Aslı yok yaylasında bin beş yüz koyunum var benim” diye, anımsadınız mı? Tam da bu Türkiye uygun olarak bu ülkenin insanlarının yediden yetmişe hepsi zengin. Öyle yoksulluktan falan yakınmalarına gerek yok. Eğer yine de yakınırlarsa yuh olsun onlara. Ne kadir biliyorlar ne kıymet demektir. Çünkü ülkenin en tepesindeki kişi söylerse yalan olacak değil ya, doğrudur bu yüzden de halkımız biraz kadir kıymet bilmelidir.
Atatürk Orman Çiftliği arazisi’nin talan edildiği yetmiyormuş gibi bir de üstüne üstlük arazisinin büyük bir bölümüne Ak Saray adıyla Kaçak bir saray yaptırıldı. Bu sarayın kaçak oluşu bir yana ülkeye mal oluşunun ederi 1 milyar 400 milyon yakın. Uzmanlar açıklıyor. Bu saray Ankara’nın her tarafından görülmesi için geceli gündüzlü ışıklandırılacakmış. Bu yüzden de elektrik gideri ayda 7 yüz bin lirayı buluyormuş. Böylesi muhteşem bir saray ve saraya harcanan paralar eleştirildiği için Recep Tayyip Erdoğan sözümona halka bir açıklama yaptı. Açıklamasında özet olarak dedi ki, Bu saray normal, dışardan gelenler sizi böylesi bir sarayla tanıyacaklar, hem bu saray benim değil ki, milletin.
Böylece milletimiz de aslı yok yaylasında bin beş yüz koyun sahibi olur gibi kaçak bir saray sahibi olmuş oldu. Yani anlayacağınız milletin sahibi olduğu sarayı yine milletin kesesinden Recep Tayyip Erdoğan kendi saltanatı için inşa etti. Sonra eleştirilerin dozu artınca da saray sizin diyerek işin içinden sıyrılıverdi.
Sahibi olan millete gelince; bu sarayın inşa edilmesi için paralar Recep Tayyip Erdoğan’ın cebinden çıkmayacağına göre bu paralar yine milletin cebinden şu ya da bu şekilde cebellezi edilip alınacak. Nasıl mı? Vergiler arttırılacak, iğneden ipliğe ne varsa zam gelecek ve açık kapatılacak. Böylece de milletin aslı var Atatürk Orman Çiftliği’ndeki aslı yok saray sahipliği tescillenmiş olacak.
İş bununla bitse iyi. Daha bu sarayın onca gideri olacak. Salt elektrik gideri bile ayda 7 yüz bin lirayı bulacağına göre bu sarayın tüm giderleri ile birlikte bu millete ayda ne kadar gider çıkaracak varın onu da siz hesap ediverin.
İşin bu tarafı AKP iktidarının bu halkı ne yerine koyduğu ve gözünü nasıl boyayarak sırtından hiç inmediğini gösteriyor ya, işin bir de yabancı boyutu var. Recep Tayyip Erdoğan yabancı boyutunu da şöyle açıkladı. Yabancılar gelince bu saraya bakarak Türkiye ile ilişkileri ona göre geliştireceklermiş. Yani sizin anlayacağınız bu konuya hangi yönden bakarsanız bakın içinde açıkça sırıtan bir katakulli var. Ülkemiz insanı kandırılıyor, gözü açılanlarsa bin bir türlü bahane ile baskılanıp susturuluyorlar. Dolayısıyla da haramzadelerin iktidarı kör topal da olsa sürüyor.
Peki, bu sarayla yabancıların kandırılması nasıl olacak? Hiç elin adamını kandırmak o kadar kolay mı? Recep Tayyip Erdoğan onlara da baskı uygulayamayacağına göre acaba bu saray albenisi ile işin içinden nasıl çıkacak dersiniz?
Uzatmayalım yaşananların neresinden tutsanız elinizde kalıyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın tantana merakı yüzünden millet aslı yok yaylasında saraylar sahibi oluyor olmasına da, her nedense kuru ekmeğe muhtaç kalan yine bu millet oluyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi için alınmış, inşa ettirilmiş onca villası var. Bunların nasıl elde edildiği ise çok konuşuldu çok yazıldı. Konuşulup yazılmaya da devam ediliyor.
Atatürk Orman Çiftliği’nde yaptırılan kaçak saray, padişah Vahdettin’in sarayı, Dolmabahçe Sarayı’nda muhtereme hazırlanan çalışma yeri hepsi milletin milletin olmasına da her nasılsa yükünü çeken millet, sefasını sürense Recep Tayyip Erdoğan oluyor. Muhterem buna da bir çare bulmuş gözüküyor. Kura mı yoksa başka bir yöntem mi bilinmez Recep Tayyip Erdoğan sözümona saray sahibi halkla toplantılar düzenleyecekmiş.
Böylece de millet saray sahipliğinin muradına erecek ne denli muhteşem bir zenginliğe sahip olduğunun mutluluğu ile geri memleketine dönecekmiş.
Vay anasına be, elin adamı ne anasının gözü. Desenize millet yine milletin sarayında avlanacak bu kaçak saray da AKP’nin propagandası da bir güzel yapılıp göz boyanacak. Şimdi anladınız mı muhteremin muradını?
Anlamadıysanız bekleyin, görün anlarsınız anlar…