Yazan: Turgut Koçak 29 Nisan 2015
Bizde öyle atasözleri vardır ki, bunlarn birçoğu tam da sistemin bir parçası haline getirilip benimsetilmiştir. Örneğin; ‘zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış’ deyişi de bunlardan birisidir. Böyle denilerek acaba denilmek istenen nedir? Aslına bakarsanız, sözleri değişik anlamda yorumlamak da olasıdır ama asıl denilmek istenen şey bizce herkes kendi işine baksın, kim Karun kadan zenginmiş, bu zenginliği nasıl elde etmiş ne sorsun ne soruştursun ne de dip kuyusuna kadar inip soruşturma yapmaya da kalkışmasın. Zenginlerin düzeni de yoksulların sırtında sonsuza kadar devam ettirilsin. Yoksul musun, niye soruyorsun be kardeşim git işine bak. Bir avuç haramzade çalmış, çırpmış yeryüzünde cennetini mi kurmuş, niye kıskanıyorsun be kardeşim işine bak, git çalış senin de olur. Hele de bu çark kimin yararına işliyor sözünü hiç mi hiç aklından geçirme kalkma. Hatta geçirenlerle de selamı sabahı kes ki, boşu boşuna bu gibi tehlikeli şeylerin üstünü açıp da ne başını belaya sok ne de çeneni yor.
Sanırız bu kadar şey ne anlatmak istediğimizi anlatmaya yetti. Şimdi gelelim böyle bir yazıya niçin başladığımıza.
Başbakan Ahmet Davutoğlu doğa cenneti Artvin’de konuşuyor. Herkes bilir ki, Artvin halkı birçok bölgenin halkına göre daha aydın, daha ileri görüşlü, daha çok haklarını hukuklarını savunurlar. Bu gerçek ötedenberi iyi bilinir. Ancak bu güzel kentimizde de ufak tefek değişiklikler olmuştur, yoksa AKP burada miting bile yapamazdı. Değişiklikler derken söylemek istediğimiz yöre halkının yaşamının cehenneme çevrilmesinden söz ediyoruz. Artvin ve çevresi tıpkı Türkiye’nin başka kentlerinde olduğu gibi korkunç bir yoksulluğun içine itilmiştir. Bildiğiniz gibi yoksulluğu değerlendiren AKP’de yoksullukla birlikte 17 milyonu bulan yurttaşımıza yoksulluk yardımı yapmaktadır. Bir başka deyişle sadaka ekonomisi ile halkın oylarını alarak iktidarını sürdürmek yönünde her şeyi kolaylıkla uygulayabilmektedir. Bu yüzden de Artvin’de AKP’ye hatırı sayılır bir kayma olduğu da gözlenmektedir. Ahmet Davutoğlu burada şöyle sürdürüyor konuşmasını; “zenginin malı züğürdün çenesini yorarmış.” Niye diyor bu sözleri? Güya Kılıçdaroğlu diyesiymiş ki, AKP 330’u bulamaz. Yani bu ve buna benzer sözler ederek AKP’yi konuşuyormuş. AKP’de zengin ve de zenginlerin partisi ya, Kılıçdaroğlu’da AKP’yi konuştuğu için züğürtmüş. Şöyle de diyebiliriz; kim ki, AKP’yi konuşur, onu eleştirir züğürttür ve boşuna çenesini yormaktadır.
AKP konuşulmamalı ki, bunların ne hırsızlığı, ne hak hukuk bilmezlikleri, ne aldıkları rüşvetler, ne nüfuz ticareti yapmaları, ne kendi yandaşlarını kayırmaları aklınıza kötülük olarak ne gelirse bunların hiçbiri bilinmesin anlaşılmasın.
İşte Ahmet Davutoğlu’nun oraya toplananlara verdiği mesaj budur.
Eyy değerli yurttaşlar; şimdi anladınız mı AKP iktidarı denilen yeryüzünde cennetlerini kurmuşların toplandığı parti nasıl bir partiymiş? Şimdi anladınız mı eyy züğürt halkım; sizler bu haramzadeler tarafından ne yerine konulduğunuzu?
Artvin’deki kalabalığa Ahmet Davutoğlu’nun konuştukları sizce incir çekirdeğini dolduracak sözler midir? Meğer 13 yıldır iktidardaki AKP bizleri bir zenginleştirmiş bir zenginleştirmiş ki demeyin gitsin. Şimdi bunları konuşur, kimler zengin olmuştur?
Nasıl zengin olmuştur diye sorarsanız züğürt mü oluyorsunuz?
Merdi kıptı şecaat arz ederken sirkatin söylermiş ya, Davutoğlu’nun ki de o hesap sirkatini söylüyor. 1000 liralık altın yaldızlı bardaklarda su, ya da ne bileyim ayran içenler, 10.000 TL’lik tuvalete edenlerin Karun kadar zenginleştiğini bu ülkenin insanları görmüyor mu sanıyorsunuz? Kılıçdaroğlu emekliye iki maaş ikramiyeden söz etti diye hepinizin kimyası bozuldu. Asgari ücret 1500 TL olacak dendiğinde de nasıl verecek sözünü bile unutup patron savunuculuğuna soyunurken nereleri talan edip yalayıp yuttuğunuz hiç mi aklınıza gelmiyor? Diyelim ki gelmiyor, sana ne züğürdün çenesinin yorulmasından? Neden birden korkuya kapıldın da Paris Komüncülerinin Sans culot’suzlarından (Külotsuz) Fransa’nın zenginlerinin ödünün patladığı gibi; Bay Davutoğlu, senin de niye züğürtlerin korkusundan ödün patlıyor?
Uzatmayalım, Sayın Ahmet Davutoğlu, senin de, vurguncuların, bezirgânların hırsızların cirit attığı partiniz AKP’nin de sonu geldi. 7 Haziran’a 40 gün kaldı. Eğer biz de sizi o gün kırklayıp sizi sandığa gömmezsek yaşamak bize haram olsun.
8 Haziran günü de ülkeyi talan etmiş olmanızın hesabını size sormazsak bizlere bir değil bin beş kez yazıklar olsun.
Bilmem bu kadar söz size yetti mi?