Yazan: Turgut Koçak 16 Haziran 2013
Yazımıza AKP’nin dünkü Ankara/Sincan mitingi ile başlamak istiyorum. Bu miting devletin bütün olanakları kullanılarak yapılan bir mitingdir. Taksicisi, dolmuşçusu, servisçisi, özel halk otobüsçüsü, özetle herkes bir şekilde tehdit edilerek mitinge katılmaya zorlanmışlardır. Bu kadarla da değil, çevre il ve ilçelerden de yığma yapılmasına karşın yine de AKP istediğini bulabilmiş değildir.
Bu mitingde Recep Tayyip Erdoğan’ın ne söylediğine dikkatinizi çekmeyeceğiz ama kürsünün bulunduğu platformda toplanan bakanının, milletvekilinin şunun bunun öyle bir görüntüsü vardı ki, AKP iktidarının ne olup ne olmadığı hakkında net bir bilgi veriyordu. Evet, Bay Recep Tayyip Erdoğan’ın kükremesi ile iyice sinmiş olan platformdakiler ellerini tam önlerinde bağlamış, kalelerine şut atılan bir yerlerine top değmesin diye duran futbolculara benziyorlardı. Yani emir kullarının görüntüsü fotoğrafı vardı o platformda.
Ne demişti, Recep Tayyip Erdoğan? “Gezi Parkı’nı boşalttınız boşalttınız yoksa benim polisim girer.” Recebin polisi, Recebin bakanı, Recebin milletvekili, Recebin, recebin her şey Recebin. Bu talimattan üç buçuk saat sonra Recebin polisi Taksim’e arkasından da Gezi Parkı’na girdi. Kullandığı gaz bombasının sayısını anmaya gerek yok. Savaş neyse ortam oydu. Tomalar basınçlı su ile ortalığı sele suya çevirdiler. Sonra polisin o bildik şiddet ve düşmanlık dolu tutumu sergilendi. Divan Oteli’ne yapılan gazlı saldırı bile polis terörünün boyutlarını anlatmaya yeter de artar bile.
Peki ne oldu? AKP kazandı mı? Bize göre AKP bir kez daha kaybetti ve kendi sonuna doğru dörtnala ilerlemeye başladı. Ve zaten Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarındaki doz da bu gerçeği açıkça gösteriyor. Yüzündeki ifadesiz kül görüntü, sesinin tonundaki şiddet ve korku gerçeklere döne döne işaret ediyor.
AKP’lilere ve AKP’ye oy veren herkese sesleniyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’ın ne Sincan mitingine kanın ne de Kazlıçeşme’de bugün yapacağı mitinge. Kimse aldatıcı görüntüye bakıp da halka karşı işlenen suçların içinde yer almasın! Hiçbir kamu görevlisi; “ne yapalım ekmek parası emir kuluyuz, bize söyleneni yapıyoruz” diyerek kendisini savunmaya kalkmasın! Ethem Sarısülük’ü tabancasını çekip vuran polisi korumaya kalkabilirsiniz, suç işleyenleri kendinizden sayıp katil katil aranızda saklamaya kalkabilirsiniz ancak kara görünmüştür. Ülke AKP iktidarının ne menem şey olduğunu görmüş ayağa kalkmıştır. Dün akşam sadece İstanbul’da hiçbir ön çalışmaya gerek olmadan Gezi Parkı’na operasyondan sonra 1 milyonun üstünde insan sokağa çıkmıştır. AKP iktidarının olağan bir çağrısı ile bu sayının kaçta kaçı sokağa çıkar dersiniz? AKP’nin işinin bittiğinin bundan daha iyi bir kanıtı olabilir mi?
Evet, Taksim ve çevresi gaza boğulmuştur. Polisin şiddeti her yerde yıldırmaya ve yoketmeye yöneliktir. Bununla birlikte yılmayan, yıldırılamayan giderek sayıları daha da artan bir halk vardır. Bu halka karşın, kimsenin iktidar olma şansı yoktur. Hele 11 yıldır tepemizde tepinen AKP iktidarının hiç mi hiç şansı olmayacaktır. Bugün Ankara’da Ethem Sarısülük’ün cenazesinde biraraya gelecek olan onbinlerin gücünü herkes özellikle de AKP iktidarı görecektir.
Artık tüm Türkiye ayaktadır. AKP iktidarının yığınları kendi istediği doğrultuda kalıba sokma girişimine devam etmesi bitmiştir.
Kısacası AKP iktidarı bitmiştir. İş bu kadarla da sınırlı kalmayacaktır. Halka ve gençlerimize karşı suç işlenmiştir.
Buradan bir kez daha halk düşmanlarına sesleniyoruz yaptıklarınız YANINIZA KALMAYACAK!..