YANDAŞLAR ŞAŞIRMAZ!

Yazan: Turgut Koçak 4 Ocak 2022

Elektriğe yüzde 130’ları bulan bir zam yapıldı. Bu zammın ne anlama geleceğini tartışmaya bile gerek yok. Yok, çünkü bu zamlar iğneden ipliğe her şeye yeni zamların da birbirini kovalayacağının habercisi. Ama bir şey daha var. O da elektrik dağıtım şirketlerinin durumu. Bu şirketler onca fatura eklerinden para kazanmalarına karşın batma noktasında da oldukları kesin. Bu durumda iktidar, bu zamlarla bu şirketleri kurtarma peşine düşmüş durumda.

Yeni yıla girmeden hemen önce yapılan bu zamlar AKP ve saray iktidarı kötü bir konumda olmasaydı eğer kimseyi düşündürmezdi bile ama şimdi bu durum pek çoklarını düşündürüyor. Çünkü ne AKP milletvekillerinin ne de MHP’nin halkın karşısına çıkıp da iki çift söz söyleyecek halleri kalmış değil. Asgari ücrete yapılan zamları bir seçim yatırımı olarak görenler için umudun hem de kısa bir sürede sönmüş olması tabi ki de kolay atlatılacak bir olgu değildir. Dahası böyle bir beklenti içinde olanların umudu doların 11’lere kadar düşüp de yeniden tırmanışa geçerek 13.725’leri bulması ve memurlara, memur emeklilerine ve işçi emeklilerine yapılan zamlar durumu bir kez daha tersine çevirmiş oldu. Her kesimden insanlar emeklilere de hiç değil asgari ücret kadar zam yapılacağını hesaplarken hiç düşünüldüğü gibi olmadı. Çalışanlara yapılan zamlarda hiç kuşku yok ki aynı şoku yarattı. Bu durumda ister istemez AKP lehine seçim olursa ibrenin kıpırdamadığının ve hatta düştüğünün görülmesi yoksa öç almaya mı dönüştü diye sormadan edemiyoruz.

AKP ve saray iktidarı bu durumda erken seçim kararı alacak da ne yapacak? Hangi hamleyle oylarını yükseltme şansı var? Bilinmez belki de sonbaharda bir seçim düşünüyor olabilir. Bu yüzden de şansını belki de Haziran sonunda yeniden maaşlarda bir düzenleme yaparak yükseltmeyi mi düşünüyor bilemeyiz ama bunlardan her şey beklenir. Olumlu anlamda söylemiyorum elbette. Ha bir de bunların seçim çalışması yapmaya yüzü var mı diye sorarsanız bence yok hem de hiç yok.

Hesapları olsa olsa bir takım baskı yöntemleriyle seçim sonuçlarını lehine çevirmek olabilir ki bunu da yapamaz, yapamayacaktır. Çünkü yığınların en dinamik kesimleri buna göz yummayacaklardır.

31 Aralık gecesi EPDK’da toplantı söz konusuydu. Burada hararetli tartışmalar yapılırken elektrik şirketini temsilen telefonla buraya ulaşanlar ise zam oranıyla ilgili yoğun bir istek içindeydiler. Şirket temsilcileri kurdan kaynaklı nedenlerle zarara uğradıklarını ve zam beklentilerini sık sık yinelemişlerdi ama bu istek siyasi nedenlere bağlı olarak sürekli olarak geriye atılmıştı. Sonuçta istenen gerçekleşti istekler yüzde yüz olarak düşünülürken hem de yüzde 130 gerçekleştirildi. Kademeli zam denilen zamla gerçekler saklanmış oldu ve sözü geçen elektrik şirketlerine bir Alicengiz oyunuyla milyarlar aktarılmış oldu.

Yeni durumda faturaların için gizlenmiş pek çok zam söz konusu. 2021 yılında abonelerden şirketler 19,7 milyar lira gelir elde ederlerken bu rakam 2022 yılında 42,2 milyar lirayı geçmiş olacak. Daha başka bir sürü tüketicinin anlamadığı kalemlere de zam binmiş olacak elbette.

Dağıtım şirketlerinin tamamı devlet desteği ile varlıklarını sürdüren şirketler. Hemen her konuda gelen zamlar yüzünden bu şirketlerin batma noktasına geldikleri de bir gerçek. Demek ki 31 Aralık gecesi EPDK’daki toplantı bizim sırtımızdan bir kez daha sözü geçen şirketlerin kurtarılmasından başka bir şey değildi. Yapılan şey tıpkı kurda olduğu gibi elektrikte de bizlerin sırtından birilerine para kazanma yolları açılmış oluyor.

Özelleştirme girişimleri yapılırken devletin bu özelleştirmede kârlı çıkacağı yalanı sürekli olarak anlatılıp duruldu. Ne var ki yaşananlara baktığımız zaman gerçeklerin hiç de böyle olmadığı açıkça görülüyor. Sözü geçen dağıtım şirketleri sürekli olarak yüklerini kamunun üzerine yıktılar. Oradan da faturalarla halkın sırtına yıkılarak bu şirketlere temiz vurgun vurma yolları açıldı.

Unutmayalım AKP ve saray iktidarı demek vurgun iktidarı demektir…