YALANIN BÜYÜĞÜ

Yazan: Turgut Koçak 9 Kasım 2015

Bütün faşistler ve sömürücü düzenin savunucuları yalan söyleme ustasıdır. Söylenen yalanlar hem öyle küçük masum yalanlar da değildir. Hani bir söz vardır; “Kim takar Yalova kaymakamını” diye ya, ülkemizde yalanın masumunu kim takar ki?

Yalan dediğin öyle büyüklükte öyle büyüklükte olmalı ki, akıl karıştırıp dönüp söyleyeni de inandırmalı. İşte tam 13 yıldır bu ülkenin insanları AKP’nin yalan ustalarının yalanları ile kandırılarak uyutuluyor.

Sözüm ona AKP’ye oy veren yığınların büyük bir bölümünün dini bütün ya, bunlar bile gözlerinin içine bakıla bakıla başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bütün AKP kurmaylarınca kandırıldı. Düşünün ki, ABD emperyalistleri taa on bin kilometre uzaklıktan gelip Irak’ı işgal ettiklerinde ABD ve öteki koalisyon ortaklarının canı gönülden ortağı kimlerdi? Tabi ki de AKP iktidarı ve iktidarın başındakilerdi. Burada emperyalistler tarafından Birinci Körfez Savaşı’ndan bu yana 5 milyona yakın Müslüman katledildi. Binlerce Müslüman kadının ırzına geçildi, insanlara akıl almaz işkenceler yapıldı.

Irak’ın kentleri harabeye çevrilip bombalanarak taş üstünde taş bırakılmadı.

Cezaevleri işkence hanelere çevrilip ağzına kadar direnişçi dolduruldu. Bu olaylar yaşanırken AKP iktidarı deve gibi yalan söylememiş olsaydı, içinde Müslümanlık atarı olan kitleler olup bitenlere kanar ve AKP’yi desteklemeye devam ederler miydi? Libya’da, Yemen’de, Tunus’ta, Bahreyn’de emperyalistlerin çevirdiği oyunların ortağı da AKP iktidarı değil miydi? Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu iktidarın en tepesinde söz ve karar sahibi değiller miydi? Peki, nasıl oldu da kitleler uyutuldu ve AKP desteğini tam 13 yıldır devam ettirebildi?

Bunda şaşılacak bir şey yok elbette.

BÜYÜK YALANLA başarıldı her şey.

Sonra 900 küsur kilometre sınırımız olan Suriye’de her şey nasıl altüst edildi de ipten kazıktan kopma İslami terör çeteleri buraya sokulup Suriye’de büyük bir insanlık dramı yaşanmasına sebep oldular? Üstelik bütün bunlar yapılırken Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu halkımızı yalan bombardımanına tutup kandırmadı mı?

Dedik ya bu iktidar yalan söylemekte öyle bir ustalaştı ki demeyin gitsin. Hani Hitler Almanya’sının propaganda Bakanı var ya adı Goebbels, şimdi onun yalan konusunda sözlerine bakalım bir.

Joseph Goebbels Sözleri:

“Eğer muhatabınız olan kitlenin psikolojik durumunu biliyorsanız ve yeterli sayıda tekrar ederseniz insanları karenin aslında bir daire olduğuna ikna edebilirsiniz.

Amacımız doğruları söylemek değil, insanları etkilemek.

Bir şeyi ne kadar uzun süre tekrarlarsanız insanlar ona o kadar fazla inanırlar.

Yargı devlet hayatının efendisi olamaz, devlet politikasının hizmetkârı olmalıdır.

Bana vicdansız bir medya temin et; sana bilinçsiz bir halk sunayım.

Hıristiyanlığın bu kadar etkili olmasının sebebi 2000 yıldır aynı şeyi söylüyor olmasıdır.

İstediğimizi biliyoruz ve bildiğimizi de istiyoruz.

İşte yukarda yazdığımız Goebbels’in sözleri. Bu sözlerle AKP’nin yalanlarının birebir çakışması size hiç şaşırtıcı geldi mi? Gelmez, çünkü bütün faşistlerin ve halk düşmanlarının ortak yanıdır yalan söylemek. Bakın ne diyor Goebbels; “Yargı devlet hayatının efendisi olamaz, devlet politikasının hizmetkârı olmalıdır.” Şimdi bu sözlerin ülkemizde yaşananlarla bire bir örtüşmesi çok mu garip geliyor size? Ya medya eliyle şebek maymununa çevrilmek istenen halk hangi hasletlerle bu hale getirilmek isteniyordur sizce?Demek ki, aynı yalanların 2000 yıldır söylenmesi Hıristiyanlığa özgü değilmiş, Müslüman’lıkta da aynı yol izleniyor ki, halkımız bunca büyük yalanların esiri haline getirildi. Doğruları söylemeye ne hacet; onları yalanlarla etkileyip sürü haline getirebiliyorsanız ve de bu sizin iktidar olmanıza yarıyorsa bu silaha başvurmanız niye şaşırtıcı olsun ki?

İşte bütün diktatörlüklerin hali budur. Bugün halkımız deve gibi yalanlarla kandırılmış ve AKP bir kez daha %49,4 oy oranıyla iktidar olmuştur. Bu yüzden de birçok çevreden umutsuzluk halleri gösteriliyor ve ense iyice karartılmış durumda.

Tamam, başarısızlığın bedeli öyle küçük olmayacak biliyoruz, biliyoruz da, Alman faşistlerinin sonunu da biliyoruz.

İnanın ve kararlı bir şekilde durun ki, durduğunuz yerde AKP iktidarını da, faşizmini de hiçbir güç kurtaramasın.

Halk düşmanlarının halkımızı yalan söyleyip kandırarak oy davarı haline getirmesinin hesabı mutlaka sorulabilsin mutlaka.