Yazan: Turgut Koçak 22 Ağustos 2013
AKP işbaşına geldiği günden buyana söylediklerini ve yaptıklarını yalanla soslayıp kitlelere yutturmaya çalıştı. AKP’nin bu yalanlarını ise hiç kuşku yok ki, aydın geçinip beynini emperyalistlere kiralayan liboşlar kolaylaştırdı. O liboşlar ki, onca hizmetlerine karşın yine de Recep Tayyip ve iktidarına yaranamayıp birer birer bulundukları gazete köşelerinden sökülüp atıldılar. Artık kalp para haline gelince de iktidara yönelik eleştirel yazılar yazsalar ve söyleseler de toplum katında fazla itibar görmeyip birer birer suskunluk kuyusunda turşulaşmaya bırakıldılar. İşin özeti o günün AKP iktidarı da halka yalan söylüyordu bugünün iktidarı da. O gün bu liboşlar AKP yalanlarını birer özgürlükmüş gibi sunarlarken, bugüne gelindiğinde söyleyecek söz bulamıyorlar.
Neyse konumuz bu konu üzerine değildir. Konumuz; AKP iktidarının AKP’li belediyelere çağrı yaparak müzikli, şenlikli kutlamaları iptal etmeleri talimatıdır. Öyle ya Mısır’da Müslüman Kardeşler Örgütü’ne yönelik Sisi’nin operasyonları var. Bu operasyonlar sonucu çok sayıda da yaşamını yitirenler oluyor. Kuşku yok ki, insanların yaşamını yitirmelerini hiç ama hiç istemeyiz. Ancak sözü geçen örgütün pirüpak olduğunu savunmak da hiç mi doğru değildir. Bu örgüt ki, hem şiddetten yanadır hem de yıllarca Batı’nın ajanlığını üstlenmiştir. Müslümanlığı ise gerçeklerin görülmemesi için işin doğası gereği sosludur.
Dünkü yazımızda dile getirdik. AKP iktidarının halka söyleyeceği bir şey kalmamıştır. Bu yüzden de Suriye’den sonra halkımızı uyutmak için kullanacağı bir tek politika kalmıştır o da Mısır’da katliam yapıldığı velvelesiyle halkımızı uyutabildiği kadar uyutmaktır. Bu yüzden de dozunu her gün biraz daha arttıran Recep Tayyip Erdoğan Mısır’ın içişlerine karışmaya devam etmektedir. Öyle ki, Şu andaki Mısır yönetiminin ne Amerikancılığı kalmıştır ne de İsrail yanlısı olduğu. Doğal olarak başkasına ağzınıza geleni söylersiniz söylemesine de işin kötü yanı sizin duyacaklarınızdır. Bu sözler üzerine Amerika ve İsrail’den dirhemini yiyen iti kudurtan eleştiriler gelirken Mısır yönetiminden gelen eleştiriler de çok daha ağır olmuştur. Mısır yönetiminin eleştirisi ise özetle; “Batı’nın ajanı bize yurtseverlik dersi veremez” şeklindedir ki, oldukça düşündürücüdür diyebiliriz.
Gelelim AKP iktidarının Mısır’daki yaşananları dikkate alarak şenlik ve müzik gösterilerini feshetmelerine. Öyle ya zatı muhteremler yastadır. Yastadır çünkü düşün arkadaşları Sisi rejimi tarafından katledilmektedir. İnsani tepkiye bir diyeceğimiz olamaz ancak AKP’nin insani tepkisine kuşkulu baktığımız için bu olup bitenleri ikiyüzlülük olarak görüyoruz. Çünkü unuttuğumuz ve kısa süre önce yaşadığımız Reyhanlı katliamı sonrasında AKP’nin bu tür yas ilanlarının hiç mi hiç aklına gelmemesidir ki, üstüne üstlük bakanları düğünlerde boy gösterip göbek atmış, Bay Recep Tayyip Erdoğan ise Reyhanlı’ya bile gitmeden doğru Amerika’yı boylayarak Obama ile Suriye’nin başına nasıl çorap örerizi konuşmuşlardır. Gerçi Amerika’dan umduğunu bulamadan dönmüştür dönmesine ya varsın olsun o yine de eski tas eski hamam politikalarını sürdürmekten geri durmamıştır.
AKP iktidarı her anlamda çuvallamaya devam etmektedir. Ekonomik kriz kapıdadır. Daha şimdiden ön belirtileri kendini göstermeye başlamıştır. Sosyal ve politik bağlamda da AKP ülkeyi uçurumun kıyıcığına kadar getirmiştir. Bu politikaları devam ettirmekten başka da kendisine çıkar yol bırakmış değildir. Bütün bu nedenler yüzündendir ki, AKP geçmişte seçimi yitiren herhangi bir burjuva partisi gibi iktidarı bırakmaya rıza göstermeyecektir. Nedeni çok açıktır. Çünkü bu iktidar içeride ve dışarıda suç işlemiş ve hesabını veremeyecek konumdadır. Bu konumu nedeniyle sürekli sertleşen bir politika izlenmektedir. En küçük demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılması bile polis şiddetiyle engellenmeye çalışılmakta, iktidar eleştirilmeye tahammül göstermemektedir. Dolayısı ile gittiği yol bugüne kadar bütün diktatörlük rejimlerinin gittiği yolla aynıdır.
Sonuç olarak AKP iktidarının ülke genelinde başlattığı Mursi’nin desteklenmesi kampanyası da iki yüzlücedir. Ortadoğu’da kendisi ile birlikte davranan bir tek ülkenin bile kalmamış olması yalnızlığının açık bir göstergesidir.
Destekle, yasla, şunla bunla yandaşlarını kemikleştirmeye çalışması buradan açıkça söylüyoruz ki, AKP iktidarını kurtarmaya yetmeyecek, tarihin tozlu raflarına kaldırılmaktan kurtulamayacaktır.