TÜRKLÜK KİM SİZ KİM?

Yazan: Turgut Koçak 29 Haziran 2022

MHP denilen parti kriminal suç örgütünden başka bir şey değildir. Bir zamanlar ABD emperyalistlerinin sosyalizme ve Sovyetlere karşı yürüttüğü soğuk savaş döneminde MHP dibine kadar kullanılmış bir örgüt olup emperyalist/kapitalist dünyanın gladyosunun emrinde kendi halkının devrimcilerine karşı katliam örgütü olarak kullanılmış bir örgüttür ki işte bu örgüt hiçbir şekilde Türk ya da Türklüğü ağzına alamayacak kadar kirlenmiş bir yapıdır. Emperyalist dünyanın hizmetkârlığına soyunmuş olanların Türklüğü alet etmeye hiç ama hiçbir hakları yoktur. Ve zaten Türklük böyle bir şey değildir. Çünkü Türkler de nihayetinde dünyanın bütün mazlum halkları gibi emperyalistlerin hedef tahtasında olmuşlardır. Dahası emperyalist/kapitalist dünyaya karşı özgürlük mücadelesi verip kazanan ve dünyanın pek çok ezilen mazlum haklarına da esin kaynağı olmuş bir halktır ki bu yüzden tıpkı öteki halklar gibi mazlum ve onurludur. Ayrıca emperyalizme diz çöktürdüğü için de övgüyü sonuna kadar hak etmiştir.

Bahçeli ve Bahçeli gibilerin sicil notunda ise yazılı olan şeyse sovenistliktir, gericiliktir, dünyanın egemenlerine hizmette kusur etmemektir. Bu yüzdendir ki bu politik yapı egemenlerin vurucu gücü, emekçi halkınsa can düşmanıdır. Sosyalizme olan kin ve düşmanlığı ise bu saydığım nedenlerden kaynaklanır. Ne var ki bu örgüt öteden beri Türk olmanın ve Müslüman geçinmenin meyvelerini toplamaya soyunmuş bir yapı olarak bugüne kadar halkımız içinde bir türlü hak ettiği yere konulmamış sanılmış ki bu örgüt Türklüğü ve Müslümanlığı savunmaktadır. Bugün her şeyi bir yana bıraksak, halkımızın içine düşürüldüğü derin yoksulluk çıkmazına baksak görürüz ki MHP AKP’nin en kararlı destekçisi olarak halkımızın bütün çıkarlarıyla ters düşmekte, yalan ve yanlışlıklarının üstünü ise sözde Türklük hezeyanları göstererek örtmeye kalkışmaktadır.

Bu konuyu bir kez daha ele almamıza sebepse CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Türk Ocakları toplantısına çağrılması ve orada bir konuşma yapmış olmasıdır. Kılıçdaroğlu Türk Ocakları’nın çağrılısı olarak bir konuşma yapmışsa ne olmuştur da Bahçeli Kılıçdaroğlu’nu hedefe koymuş höyküren bir kağnı söz etmiştir? Hem kim ya da kimler Türklüğün tapu senedini Bahçeli ve partisi MHP’ye vermiştir de tapu sahibi gibi esip gürlemektedir? Buradan CHP’ye ve sola yönelik yeni bir gedik arayıp saldırıya geçmek hevesinde olan Bahçeli gibilere gerçi gereken yanıt verilmiştir verilmesine de konu bir kez daha gündeme gelmişken söyleyelim istedik. Kimse durup dururken Bahçeli’nin bu höykürüşü karşısında yanlışa düşüp Türk ya da Türklüğü hor görmeye yönelik bir yerden karşılık vermeye kalkışmamalıdır. Çünkü sonuçta Türklerde tıpkı diğer mazlum halklar kadar onurlu onlar kadar da övgüyü hak etmiş bir halktır. Tartışmayı bu noktaya çekecek tutum ve davranışlardan gerçekten de uzak durulmalıdır. Bugüne kadar bazı sol yapıların bu konuda yanlışları olmadı değil olmuştur, bu yüzden de Bahçeli ve partisi MHP ağzından salyalar saçarak fırsat kollayan bir tutum içindedir ki bu oyuna gelmemek gerekir.

Biz sosyalistler açısından konuyu ele alacak olursak zaten dünyanın bütün mazlum ve sömürülen halkları bizim katımızda değerlidir. İşte bu yüzden bizler etnik köken ve inanç ayrımcılığı yapmadan konuya yaklaşır ve dünyanın bütün emekçilerinin kardeşliğini savunuruz. Yoksa MHP vb. gibi milliyetçiliği kendimize en vazgeçilmez sıfat olarak takıp onun bunun oyuncağı olmayız. Dün de bugün de MHP ve benzerleri hep bir yerlerin emrinde hareket ederek emek yanlılarına düşmanlıklarını her fırsatta kanıtlamış yapılardır.

İçinde bulunduğumuz ortamda kim Tanrı Dağı kadar Türk, kim Hıra Dağı kadar Müslüman bütün bunlardan daha çok önemli olan gerçek ise yaşamı yaratanların sömürülmesine yol açan, ulusçulukla şunla bunla hiç de ilintisi olmadığı halde bunları kullanan sömürücü erklere karşı bayrak açmak ve mücadele etmektir aslolan. Bugüne kadar kendi etnik kökeni üzerinden hiç mi hiç politika yapmayı aklından bile geçirmemiş olan bir sosyalist olarak Türklüğüm üzerinde konuşacak olursam kesinlikle Bahçeli gibilerden bin kez daha fazla Türkmen’im ama hiçbir zaman da etnik köken üzerinden çıkar elde etmeyi ve de başka halkları hor görmeyi ve aşağılamayı aklının ucundan bile geçirmemiş biriyim.

Bu yüzden de bu konu Bahçeli gibilerin ağzına sakız edilmeyecek kadar önemli olduğu kadar bir o kadar da namuslulukla doğruları söylemeyi gerektirdiği için bizler eşyayı adıyla çağırırız yani höykürmeyiz.

Çünkü höykürmeyi bizler faşistlere bıraktık fakat onların da höykürmesinden korkup çekinecek değiliz…