SOSYALİSTLER VAR TSİP VAR GELECEK VAR

Yazan: Turgut Koçak 20 Mart 2020

Fazladan bir sürü söz edip kafanızı ütülemek istemiyorum. Sosyalistler var dedim ya niye dediğimin gerekçesini kırk dereden su getirerek kanıtlamaya çalışacak değilim.

Kapitalizmin insanlığı nasıl çürüttüğünü yaşadığımız her olayda görüyoruz ama şu korona virüs salgınında daha da açık olarak görmüş olduk. Her ülke elinden geldiğince başının çaresine bakmaya çabalarken o ülkelerin dışında kalan sosyalist bir ülke olan Küba evet, bir tek Küba farklı davranışlar sergiledi. Suriye’ye 2000 doktor, ilaçlar ve aşılar yolladı. Aynı yardımı İtalya’ya da yapmaktan çekinmedi. Yardım yapacağı ülkelerin arasında başkaları da var.

Şimdi onca söze gerek duymadan niye ‘sosyalistler var’ dediğimi bilmem anlatabildim mi?

Sonra bir avuç insandan ibaret TSİP’i de koydum sıraya. Koydum, çünkü sosyalist bir parti olarak eşit, özgür ve adaletli bir dünyada kardeşçe birlikte yaşamayı savunuyoruz. Koydum, çünkü ‘gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan’ bir gelecek için savaşıyoruz. Koydum, çünkü kimsenin kimseden üstün olmadığı, kimsenin kimseyi ezmediği, gelecek kaygısı ile yaşayıp yaşamını haram etmediği bir sistemi koyuyoruz toplumun önüne. Koydum, çünkü savaşlar olmasın, insanlar ölmesin istiyoruz. Koydum, çünkü kadınlarımızın eşitliğinin ödünsüz savunucusuyuz. Koydum, çünkü eğitim hakkının herkes için hak olduğunu bilimsel bir eğitimle yarınların aydınlık yüzlerinin yetişeceğine inanıyoruz.

Ya sağlık hizmetleri? Sağlık hizmetlerinin ulaşımı zor olan bir hizmet olduğu kapitalist sistemde işlerin ne denli kötü gittiğini anlatmanın bile gereği yok. Ticarileştirilen sağlık hizmetlerine sadece ve sadece para kazanılan bir alan gözüyle bakan kapitalist sistemin halkın başına açtığı belaları bir bir saymaya bile gerek yok.

Peki, kapitalist dünyada durum böyleyken nasıl olmaktadır da Küba’da her şey bambaşka işlemekte ve halk sağlık konusunda kaygıdan uzak yaşadığı gibi Küba bu alanda kapitalist ülkeleri geride bırakabilmektedir?

Kapitalist sistem de her şey ama her şey bir karmaşa içindedir. Dünyada ortaya çıkan şu Korona virüs olayında bile bu gerçeği bir kez daha açıkça görmüş olmadık mı? Bu hastalık Çin’de çıktığı zaman el ovuşturup Çin’e karşı ırkçılığa varan eleştiriler yapanlar şimdi ne olmuştur da seslerini kısıp kendi dertlerine düşmüşlerdir acaba? Çin ki olağanüstü tedbirler alıp kimseye de el avuç açmadan hastalığı önlemeye çalışırken kapitalist dünyanın medya araçlarının yazıp çizdiklerini unuttuğumuzu mu sanıyorsunuz? O kadar eleştirilen Çin onca nüfus kalabalığına karşı hastalığı durdurmayı başardığı gibi hem çaresini hem de yenmeyi bile başarma noktasına nasıl geldi dersiniz?

Bilime, teknolojiye sahip olduğu söylenen kapitalist dünyanın ülkeleri neden sapır sapır dökülmeye başladılar dersiniz? Ya da ödenecek bedeller niye ve ne adına bu kadar ağır oluncaya kadar susulup gerekli önlemler alınmadı?

Her şeyi bırakalım kendi ülkemize dönelim isterseniz. Bizim ülkemizde az mı safsata kabilinden sözler edildi? Bize bir şey olmaz, Allah’ın dediği olur, Cuma’ya da gideriz namaza da diyenler şimdi hangi noktaya geldiler? Ya da virüs hızla yayılırken 30-40 bin Umreci’yi Şubat ayında Kâbe’ye gönderip kargaşa üstüne kargaşa yaşamamıza sebep hangi kafadır söyler misiniz? Açıklık politikasının egemen olmadığı bir ülke konumundayız ya bu politikanın Korona virüs olayında da sürdürülmesi nelere mal olmuştur çıkıp bir yetkili açıklayabilir mi?

Recep Tayyip Erdoğan’ın Çankaya’da topladıklarıyla yatığı düşün alışverişinde kimleri çağırdı, kimleri çağırmadı nedenini biliyor musunuz? Niye orada DİSK; KESK, Türk Tabibler Birliği ve SES yoktu da cümle gerici sendika ve iş çevreleri oradaydı?

Peki, niye Erdoğan’ın böylesine önemli bir toplantıya muhalefeti çağırmak aklına gelmedi? Sonra da çıkıp yaptığı açıklamaların getirisine (zaten dişe dokunur bir şey yok da) kimse inanmadı? Evinde otur, dışarı çıkma demek kolay, ancak ekmek, aş, elektrik parası, su parası, doğalgaz nasıl karşılanacak? İşinden olanlar kuru ekmeği nasıl alacaklar bütün bunlar biliniyor mu?

Her şeyi tuzu kurulara göre ayarlayıp şunu yapın, bunu yapın demek kolay da yoksulluk ve yoksunluk içinde olanlar ne yapacaklar var mı bir öneriniz?

Evet, madem korona virüs ‘sabır’ ve ‘dua’ ile yenilecekse sayılan onca önlemler neden yapılacak? Yapılacaksa olanakları olmayanlar üzerlerine düşen görevleri nasıl yerine getirecekler biliyor musunuz? İşine gidemeyip para kazanamayanlara var mı bir öneriniz? Evet, sokağa çıkma yasağı da koyun, onları maaşsız evine de gönderin tabi de evinde ekmeği aşı olmayan kimseler için nasıl bir öneriniz olacak?

Sözümü bitiriyorum.

Biz TSİP olarak bu konularda düşüncelerimizi sık sık dile getirdik. Haydi, birisi çıkıp yanlışınız şu desin diyebilirse.

Demek ki neymiş, sosyalizm varmış, TSİP varmış, başka sol ve sosyalist yapılar da varmış.

Tabi GELECEK DE…