SOL AMA NASIL SOL

Yazan: Turgut Koçak 4 Kasım 2013

Hiç kuşku yok ki, sol, devrimci ve sosyalist deyince anlaşılması gereken şeyi doğru anlamak gerekir. Sosyalist olmak hem devrimci, hem de sosyalist olmaktır ama solcu ya da devrimci olmak aynı zamanda da sosyalist olmak demek değildir. Bizler bu gerçeği yaşamımızın her anında bir yerlerde yaşıyoruz. Ben kendi adıma bu gerçeği bir kez daha 1 Kasım akşamı CNN Türk de katıldığım proğramda yaşadım. Benim dışımda bazılarını kamuoyunun yakından tanıdığı 6 kişi vardı. Bunlar solcuydu ve hatta bunlara devrimci de demek yanıltıcı olmaz. Ancak bu arkadaşların konuşmalarına bakarsanız asla sosyalist olmadıkları açıkça görülüyordu. Bir kez, dile getirdikleri sözler bir sosyal demokrat ve hatta bir AKP’linin, abartmıyorum bir MHP’linin bile dile getirebilecekleri görüşlerdi. Daha da ileri giderek söylersem, bu tartışmacıların tamamı gözleri görmeyen birinin fil tarifi gibi solculuğu, devrimciliği ve sosyalistliği tarif etmeye kalktılar ki, cümlesinin hangi etnik kökenden ya da hangi inançtan olurlarsa olsunlar işçilerin ve emekçilerin yakalarından düşmeleri gerekiyor. Açıktan açığa ne sistem karşıtı olduklarını söyleyebiliyorlar ne de sermaye düşmanı. Biraz sıkıştırıldıklarında ise bizde sistem karşıtıyız diyorlar ama yüzlerine baksanız söylediklerine kendilerinin de inanmadığını hemen anlıyorsunuz. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüsü’ne göre ben “beyeefendiydim”, Ertuğrul Kürkçü’ye göre kendilerini anlamamış biri, Bülent Uluer’e göre ideolojiye önem veren ve de arkadaşlarının ağzına türküren biri, Bekir Ağırdır’a göre ise, sermaye düşmanı.

Aslında bu yazıyı öyle miydi, böyle miydi diye uzatmaya gerek yok. TSİP’e düşmanlık edenler bile anlamışlardır ki TSİP, sosyalizmden umudunu kesmişlerin aksine ödünsüz sosyalizmi savunmaktadır. Bülent Uluer benim ideolojiye önem verdiğimi ve ödünsüz davrandığımı görünce işi hakarete çeken sözler söyledi. Neymiş efendim ideoloji çok tehlikeliymiş. İnsanların birbirlerinin ağzına tükürdüğü bir şeymiş. Öyle ki beyinsizlikmiş. Bu konuda yanıtım oldu elbette ama zamansızlıktan dolayı biraz eksik kaldı. Doğrudur ideoloji tehlikelidir ancak bu tehlikeli durum sisteme göre tehlikelidir. Ağza tükürmek sözcüğüne gelince; Bu söz belki de doğrudan Bülent Uluer’i bağlayan bir sözdür. Çünkü biz TSİP’ler ideolojiye önem veririz, vermekle de kalmaz ideolojiyi doğrudan kimin kim olduğunun kanıtlayıcısı olarak görürüz. Ancak biz TSİP’liler ne geçmişte ne de bugün kimsenin ağzına tükürmedik, ideoloji diye diye de kimse kalkıp da böyle bir şefliği taslamaya kalkmadı. Beyinsizliğe gelince, orada anlaşıldı ki, ideolojiye önem verenler beyinsiz değildir. Değildir çünkü biz adamı bir daha yerinden kalkamaz hale getiririz. Bekir Ağırdır’ın “sermaye düşmanlığı” betimlemesine gelince; bu yöntem bizi sindirmez aksine daha da devleştirir. Kimseye minnet borcu olmayanlar tıpkı benim gibi o ekrandan “evet, sermaye düşmanıyız” diye de haykırmaktan geri durmazlar.

Çok uzatmayacağım, HDP CNN Türk de kendisini anlatacak, puan toplayacaktı ama tersi oldu.

HDP’nin ne olduğu ortaya çıktı.

Böylece gerçek devrimciler ve sosyalistlerse Türkiye Sosyalist İşçi Partisi’nin (TSİP) ne olduğunu anlamış oldu.

Bekleyin kimin kim olduğunu da TSİP’in ne olduğunu da anlatmaya devam edeceğiz.