ŞİMŞEK’TEN BEKLEDİĞİNİZ NE?

Yazan: Turgut Koçak 21 Haziran 2024

CHP’nin “değişimci” yönetimi gözümüzün içine baka baka yalan söylemeye devam ediyor. Neymiş efendim Mehmet Şimşek’le görüşeceklermiş. Diğer Maliye Bakanlarını geçtik. Çünkü onlar zaten çürümüş olan sistemin cahilane savunucularıydılar. Mehmet Şimşek’te iş geldi düğümlendi. O Şimşek ki ülkenin bu noktaya gelişinin her tuğlasında payı olan kişidir. Sonra baktı olmadı çekip gitti Londra’ya. Çünkü Londra uluslararası finans çevrelerinin yuvalandığı yer.

22 yıllık AKP ve saray iktidarının hiçbir evresinde halktan yana ekonomi başta olmak üzere hiçbir konuda halktan yana bir politika güdülmüş değil. Varsa da yoksa da sermaye düzeninden yana bir politika izlenmiş, halkın sırtına yük bindirildikçe bildirildiği gibi ne sosyal konularda ne de başka hiçbir konuda halkın yararına küçücük bir adım bile atılmamıştır. Maliye Bakanlığı koltuğunda oturanlara gelince damadından bilmem kimine kadar hepsi halkla sanki dalga geçip alay etmişlerdir. Kimisi halka dolarla ilgili olarak “Aylığınızı dolarla mı alıyorsunuz” diye sormuş, kimisi, “altı ay uyuyup uyandığınızda ekonominin ne kadar da düzeleceğinden dem vurmuş. Faizdi, enflasyondu, yastık altında bulundurulan dövizlerdi derken halkın elinde avucunda ne varsa toplanmış, para babalarına ise kur üzerinden faiz ödeyerek bütçedeki açık büyütüldükçe büyütülmüştü. “Ben ekonomistim faiz demek enflasyon demektir” demektir dedikçe durum değişmemiş döviz arşıâlâya çıkmış. Sonuçta durum ekonomi bildiğini söyleyen zatı muhteremin dediğinin tam tersine işlediği görülünce artan enflasyona daha fazla dayanılmayıp Mehmet Şimşek bulunup yeniden maliyenin başına dikilivermişti.

Görevi kabul ettiği günden bu yana da enflasyon oranlarını sürekli iktidarın istediği rakamlarda açıklayan TÜİK rakamları da bir yarar sağlamamış, sonuçta halkın yaşadığı enflasyon inkâra karşın telaffuz edilir olmuştu. Eee sıcak para lazım ülkeye de kim verir ki böyle batak bir politika izleyen ülkeye krediyi? Mehmet Şimşek’in çalmadığı kapı kalmamıştı ama kimse de kredi vermeye yanaşmadığı için seçimlerde göz boyama anlamında bile olsa emeklilere süresi içinde zam yapılmadığı gibi üstüne üstlük başta emekliler ve işiler olmak üzere cehennem yaşamına itilmiş, kemer sıkmanın dışında hiçbir çare bulunamamıştı.

Kemer sıkma işini Türkiye’ye dayatanları bilmiyor değiliz. IMF’sinden tutun da para konusunda söz sahibi finans çevreleri Şimşek’i her defasında eli boş göndermişle ve kendisine de parayı ülkemiz yoksullarının sırtından nasıl elde edeceğinin yollarını da bir güzel göstermişlerdi. Bu yüzden iki güne bir akaryakıt zamlanmakta. Bu yüzden üreticiye verilen taban fiyat gülünç mü gülünç. Bu yüzden asgari ücret ve emekli aylıklarının yerinde sayması gibi bir politika bastırıla bastırıla uygulanmak isteniyor.

Bu politikaya bütün düzen partileri sosyalistlerin dışında yatkınlar. CHP’nin ‘BÜYÜK EMEKLİ Mitinginde Özgür Özel’in çağrısını unutmuş değiliz. Ne diyordu Özgür Özel? “Buradan bütün parti başkanlarına çağrı yapıyorum, onlarla görüşeceğim.” Sözlerinin devamında kimlerle görüşeceğini de öğrendik. Görüşecekleri parti başkanları kimlermiş onu da duymuş olduk. Muhafazakâr demokratlar, milliyetçi demokratlar ve Kürt demokratları… Yani sosyalistler işin içinde yoklar. Olanları da görüyorsunuz işte.

24 Haziran günü gerçekten merak ediyorum. Özel’in ekonomiden sorumlu yöneticileri Mehmet Şimşek’le ne görüşecekler ve de ne elde edeceklerini sanıyorlar? Ekonominin sözüm ona düzlüğü çıkması için nasıl bir politika izleyeceklerini adamlar zaten bastıra bastıra göstermiyorlar mı? İşin içinde iyi niyet görüyorsanız biz niye sizin gördüğünüzü göremiyoruz acaba? Yakın zamanda yığınların AKP ve saray iktidarına karşı bu tutumunuzu halk cezalandırırsa ne yapacaksınız? Sizin göreviniz AKP ve saray iktidarının yükünü hafifletip yeniden mi başa bela olmalarını sağlamak? Sahi sizde mi inanıyorsunuz Mehmet Şimşek’in politikalarının ekonomiyi düzelteceğine? Eğer normali bulmaksa işiniz bu şekilde bulacak kadar saf mısınız yoksa açıktan açığa yıpranan cumhur ittifakının yerine mi geçme niyetiniz var?

Bol bol vergiden söz edilirken, her türlü sertlik yanlısı politika hız kesmeden uygulanırken, şeriat sanki olağan bir şeymiş de şeriata karşı çıkanlar suçluymuş gibi Diamond Tema’ya arama kararı çıkaran Adalet Bakanı’na ne buyurursunuz? AKP’nin yanından MHP sayın ki ayrıldı. Siz mi yol arkadaşlığı yapacaksınız o zaman sarayla?

Sonuç olarak durup dururken kendinizi kör kuyuya düşürmek mi bulduğunuz çare? Yoksa siz de mi kapitalizmin gidişini iyi görmüyorsunuz da AKP’nin koltuk değnekliğine soyunmayı marifet sayıyorsunuz. Unutmayın günler öyle çabuk geçiyor ki bir de bakmışsınız ki kapıya seçim dayanmış. O zaman ne olacağını göremeyecek kadar mı dar düşünüyorsunuz da battı balık yan gider politikalarıyla sonuç alacağınızı düşünüyorsunuz?

O zaman bekleyin alacağınız sonucu nasıl olsa görürsünüz…