Yazan: Turgut Koçak 16 Mayıs 2021
aşılayacağız” demişti de bu aymazlığa hem gülmüş hem de üzülmüştük. Sonra bu ayıplara yenisi eklendi. Önce CHP’nin kampanyası haline getirilen “128 milyar dolar nerede” sorusuna bir video ile yanıt verilmek istendiyse de bu video hüsranla sonuçlandı sonra da bu videoya turizmle ilgili olarak yayınlanan yeni video da eklendi.
Yeni reklamda turiste, “Keyfine bak aşılıyım” deniliyor, turiste güven verilmek isteniyordu ama bugüne kadar ancak nüfusun yüzde 12’sinin aşılanmış olması ise göz ardı ediliyordu. Yani halkımızla dalga geçilse bu kadar olurdu. Aşı alımı planlanamamıştı, önemli mesleklerin öne alınması ve aşılanması da söz konusu değildi ama turiste ayrıcalık tanımak zorunluydu. Çünkü iktidarın tamtakır kuru bakıra çevirdiği devletin kasası bomboştu. Bu yüzden para gelsin de nasıl gelirse gelsin diye düşünülüyordu ama bu karardan kazançlı çıkacak olanlar ise niyeyse Turizm şirketi ve otelleri olan başta Kültür ve Turizm Bakanı ve iktidara yandaş şirketlerdi.
Şimdi devlet aklından söz edenlerin hüzünlü bakışlarıyla karşı karşıyayız. Sanki devlet denilen aygıt öyle bir şey ki bütün iktidarlardan bağımsız olarak çalışır ve kararlar alarak ülkeyi ve ülke insanını kurtarırmış gibi bir yalana sarılarak yığınlar uyutulmak isteniyor. Kimse niyeyse yaşadıklarımızı devlete kondurmaktan yana değil. Yani onlara göre devletin ne ideolojisi olur ne de biri ya da birilerine daha yakın davranır.
Davranırsa da eşitliği ve adaleti elden bırakmaz. Oysa insanlarımız virüs salgınından sapır sapır dökülüyor. Yığınlar kuru ekmeğe muhtaç hale geldiler. İşsizlikten ve evlerine ekmek getirememekten küçücük bir ilçede bile kaç kişi kendisine kıyarak yaşamından oluyor kimsenin haberi bile yok. Sonra da çıkılmış; geçen hak helalliğinden dem vuruluyor. Ancak sorunlar olduğu gibi yerinde daha da ağırlaşarak devam ediyor.
Zaten yurttaşlar arasında eşitsizliğin ve adaletin makası ne kadar açılmış hepimiz görüyoruz da iktidar ne bu gerçeği ne de halkın öfkesini gördüğü yok iyi mi?
Bugüne kadar durumu dincilik ve milliyetçilikle götüren AKP ve MHP ittifakı ise iyice çuvallamış durumda. Sınıfsal ayrıcalık hemen hemen herkesin aklına tak etmiş görünüyor. Bu yüzden de giderek halkın sesi daha da bir gür çıkmaya başladı. Dertleri ve sorunları iyice tavan yapmış olanların gerçek kurtuluşları ise kendi ellerinde. Onlar sosyalizmi kuracaklar, onlar bu şaşa ve debdebe iktidarlarını iktidardan bir daha gelmemek üzere savuşturacaklar.
Yani şaşar, beşer yok yalan var.
Yalanlarıyla onları da biz baş başa bırakacağız…