Yazan: Turgut Koçak 10 Ekim 2015
Ülkemizde hayat sıkıntısı öyle arttı ki, yurttaşın kafasını kaldırıp da önüne bakacak hali bile yok. Yurttaş uçan kuşa borçlandı. Yaşamını sürdüremez konuma geldi.
Bugün Korkusuz Gazetesi başlık atmış:
‘13 YIL ÖNCE ASGARİ ÜCRET 184 LİRA ALINAN EKMEK SAYISI 1226 BUGÜN ASGARİ ÜCRET 100 LİRA ALINAN EKMEK SAYISI 820406 ekmek çalındı. Kim çaldıysa zehir zıkkım olsun"
Demek ki neymiş? Yurttaşların sofrasından haramzadeler 406 ekmeği kaldırmışlar. Yurttaşların çalınan sadece ekmekleri mi? Elbette değil, yurttaşın neye gereksinimi varsa hepsi ama hepsi bir güzel yürütülüp yurttaşa denilmiş ki; “cehennemlerden cehennem yaşa.”
Umarsız yurttaş ne yapsın, kimi görürse derdini anlatmaya çalışıyor. Önceki gün İzmir’de Ahmet Davutoğlu’nu gezerken gören taşeron işçileri dertlerini anlatmayı denemişler. Derdini anlatan taşeron işçisi telefon etmek için telefonu çıkar çıkarmaz Davutoğlu fırsatı kaçırmamış, basmış espriyi. ‘Taşeron ama telefonu var" diye.
Gerçekten bu insanlara ne diyebiliriz ki? AKP içinde yer alanların yaptığı vurgunlar şöyle bir göz atsa Ahmet Davutoğlu’nun yüzü kızarır mı bilemeyiz ama bu ülkenin insanlarının gözleri neler gördü neler. Para kasaları mı dersiniz, oraya buraya saçılan paralar mı, ayakkabı kutularına doldurulan dolarlar Eurolar mı, gemiler gemicikler mi, milletin anasını bellemeler mi say oğlu say. İşte bunların hiçbirini Davutoğlu görmüyor ama yurttaşın kendisinin söylediğine göre telefonu 135 lira imiş her nasılsa telefonu görüp madem taşeron işçisisin sendeki bu telefon da neyin nesi demeye getiren sözler söylemeyi her nasılsa kolaylıkla söyleyebiliyor.
Ülke kan gölüne dönmüş, kimin ne yaptığı belli değil, iktidar ve Recep Tayip Erdoğan başka başka şeylerin peşinde. Hele Recep Tayyip Erdoğan yok mu ülkeyi kendi içinde gerdiği yetmiyormuş gibi bir de Ruslarla ilgili ileri geri sözler söyleyerek nelerin yaşanacağını bile hesap etmeden daha büyük felaketlere çağrı yapıyor. Suriye’de yapılan politik hatadan dönme yiğitliğini göstermeyip Türkiye’nin iki arada bir derede ve tehlikeler içinde kalmasına aldırmıyor bile. Şu anda hiçbir yetkisi olmayan AKP iktidarı bunun ayırdında bile değilmiş gibi tam gaz canı ne istiyorsa onu yapıyor.
Dedik ya kimin ne yaptığı belirsiz diye, işte bunlardan biri de öteden beri kan ve gözyaşına neden olacak politikaların yanında duranlar ve PKK’nın bir yolunu bulup izlediği politikalarla AKP’yi arkalamasını görmeyenler durmadan “barış” çağrısı yapıp mitingler düzenleyerek sözümona görevlerini yapmış oluyorlar. Bugün düzenlenen mitingte yer alan kuruluşlara bakıyoruz da asli görevlerinden çok uzaklar ama etkisiz barış sözlerini dillerinden bile düşürmüyorlar.
Bazı sol partiler ise Türkiye nereye gidiyor? Bu ülkenin işçilerinin, emekçilerinin hali nicedir kafa bile yormuyor ama ayağı yere basmayan politikalara ayar verip tam gaz yoluna devam ediyor. Öyle şeyler söyleniyor ki, sanırsınız Türkiye devrimin öngününde bunlar da Beştepe Sarayı’nın merdivenlerine dayanmış ama bunların ayaklarına çelmeyi de biz takıyormuşuz gibi bir numara içindeler. Halktan seçimde örgütlenmek için oy istiyorlar, parlamento zaten dertleri bile değilmiş.
Uzatmayalım Türkiye 1 Kasım günü seçimlere gidecek. Türkiye’de seçim havası var mı diye soruyorsanız, söyleyelim pek yok gibi. Ortalık öyle sessiz öyle sessiz ki yurttaşın tepkisi de bu sessizliği daha da arttırarak tepki vermek biçiminde bilemiyoruz. Ama bir şeyi artık iyi biliyor ve görüyoruz.
AKP’nin de, Sarayında işi bitmiş. 1Kasımda yığınların bu sessizliğini okumaya çalıştık ve gördük ki, yurttaş herkese tepkili. En çok da AKP’ye ve Recep Tayyip Erdoğan’a tepkili. Bu yüzden de göreceğiz, 1 Kasım akşamı sandıklar açılıp sayılmaya başlandığı andan itibaren AKP sandığa gömülecek CHP ise çok önemli bir durum olmazsa sandıktan birinci parti olarak çıkacaktır.
Oyunu CHP’ye ver,
AKP’yi cezalandır!
Not: Bugün Ankara’da yapılan mitinge bombalı saldırı olmuş 30’dan fazla yaşamını yitirenlerin ve çok sayıda da yaralananların olduğu söyleniyor.
AKP sayesinde nihayet ülkemiz tıpkı Irak’ta, Suriye’de Afganistan ve Pakistan’da yaşananların benzeri acı olaylar yaşanmaya başlanmıştır.
AKP’ye daha fazla katlanmayalım, bir an önce AKP’yi iktidardan alaşağı edip indirelim ki, ülkemizdeki karanlık odaklara fırsat vermeyelim.
Yaşamını yitirenler için başsağlığı, ailelerine ve yakınlarına dayanma gücü, yaralılara şifa diliyorum.