Yazan: Turgut Koçak 3 Temmuz 2021
Sezgin Baran Korkmaz’ı dinleyenlerin nasıl bir pişkinlikle karşılaştıklarını düşününce ortalığın AKP ve saray iktidarı tarafından ne hale çevrildiğini de açıkça görüyorsunuz. Mafyatik ağızlardan oldum olası hoşlanmasına hoşlanmam da bunların garibanlara iyilik etme yöntemleri yok mu inanın içimin kalkması ve kusma halleri oluşturuyor bende. SBK’yı dinlerken de aynen böyle oluyorum.
Bilesiniz ki Sezgin Baran Korkmaz gibileri durup dururken çıkan kimseler değildir. Bu gibileri sistem üretiyor ve halka da bu gibileri siyaset sunuyor. Çünkü kimi siyasiler bir yandan bu gibileri parlatır ve el üstünde tutulmalarını sağlarken sistemin siyasetçileri de bu küllükten çöplendikçe çöpleniyorlar işin özüne bakarsanız. Adları deşifre olmuşlara dolandırılmış halk olarak bir şey yapamasak da bizler de onlardan öcümüzü onlara türlü lakaplar takarak alıyor ağlanacak halimizi hiç kuşku yok ki gülünecek hale çeviriyoruz iyi mi? Sanki bu insanları çok değil daha kısa süre önce avuçlarının içi patlayıncaya kadar alkışlayanlar onlar değilmiş gibi bir lakapla yedikleri kazığın acısını hafifletmeye çalışıyorlar ki gerçekten de çok ilginç. Örneğin 100 binin üzerinde vatandaş Tosuncuk isimli Mehmet Aydın tarafından dolandırılınca o kişiye Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaşta diye övgüler düzenler Mehmet Aydın’la bir Tosuncuk lakabına fit olabiliyor.
Ha evet, paradan söz ediyoruz ya paradan para kazanma anlayışı neyin eseridir acaba diye hiç mi araştırmayacağız? Neoliberal ekonominin bir nimeti olarak bu gerçeğin bilince çıkarılması gerekmez mi?
Çıkarıldığında da birilerinin mumu sönmez mi?
Sonra bu neoliberal sistem değil mi hırsızlığı yukarıdan aşağıya örgütleyip de herkesi hırsız konumuna düşürdükten sonra çürümüşlüğü bir yaşam biçimi olarak dayatıp vur patlasın çal oynasın bir yaşama talim edenler.
Birileri ne kazanırsa kazansın, nasıl kazanırsa kazansın hak görüp alkış tutanlar o korkunç büyüklükteki hırsızlığı olağanmış gibi görmeye başlıyorlarsa bu iş de şaşılacak ne vardır ki sizce? Bu toplumda neleri bedavaya alan az kimse yok hani. Bunlar kendilerini hem zavallı hem de içten içe uyanık görmeye bir başlarlarsa daha uyanıklara yerinip onları alkışlamazlar da ne yaparlar acaba? Yanisi şudur ki kamburu olanlar başkalarının kamburuna bir şey diyemezler. Bu yüzden de ne tarafınıza dönseniz yüzüne tükürülecek o kadar çok insan var ki nasıl bir pislikle kuşatıldığınızı görüp bunalmaz mısınız? Ya da ne bileyim hiç mi mücadele isteğiniz alevlenip ortaya fırlamazsınız?
Bakın görün ortalık nasıl da kuzuların sessizliği ile ıssızlaşmış. Yukardakiler kendi alaverelerine sizi bulaştırdıktan sonra insan olarak ne hayrınız olabilir ki? Ya da ne ileyim ağzınızı mı açabilirsiniz? Açsanız birileri size bu oluşumun neresinde olduğunuzu anımsatmaz mı sanıyorsunuz?
Dini süslemelerle ve vecibelerle toplum nasıl da kirletiliyor farkında bile değilsiniz. Bakın Diyanet’in fetvasına; kadın eve para bırakmayan kocasının cebinden para çalabilirmiş. Bu sözü işittikten sonra var ya tamam diyorum tamam bu din olayı var ya insan insanlıktan çıksın diye kurumlaştırılmış sanki. Bunu içselleştirip ve de öyle davranan kimsede sizce insanlık namına ne özellik kalabilir ki? İnsan olma sıfatını yitirenlerle neyi nasıl konuşur, tartışır ya da ne bileyim bir anlaşma zemini bulabilir misiniz? Kadını hiç derekesine indirenlerle kalkıp İstanbul Sözleşmesini mi konuşacaksınız? Baksanız ya bunlar çözümü ne güzel de bulmuşlar. Kadın kocasının cebinden para hırsızlayabilir, üstelik dinde bu işin yeri varsa bu çevrelerin kadın haklarıyla ilintileri hiç olabilir mi?
Değişim deyince bu işin ne olduğunu salt sosyalistler görmüyor. Günümüzün dincisi ve yobazı da görüyor. Çünkü sistem toplumsal şişmeye şişip patlamasın diye nasıl gever verip toplumun şişkinliğini indiriyorsa dinde sisteme bağlı olarak öyle tipler yetiştiriyor ki ortalık Aziz Nesin’in zübüklerinden geçilmiyor.
Son zamanlarda ne sözcükler girdi tartışmalarımıza bir düşünün. Tek tek isimleri saysak gereksiz fakat neye nasıl çöküldüğünü artık iyi biliyoruz. AKP kurnazlığı ile Fetöcülerin servetlerine el koymak için nasıl bir çeteleşme içinde olduklarını da konuşulan Fetö borsası tanımlamalarından biliyoruz da şunu da biliyoruz.
Bu sistem yıkılmadıkça bu pislik de temizlenemez anlaşıldı mı temizlenemez…