PARTİDEN BAŞKA SİLAHIMIZ YOK

Yazan: Turgut Koçak 29 Ekim 2022

Parti olarak birçok sorunumuzun yanında birisi ve en önemlisi de hiç kuşku yok ki örgütlenmedir. Çünkü yeterli örgütlülüğe ulaşmadan ne bilinçli kesimlerin ne de geniş halk yığınlarının size bakışı hiç değişmiyor. Bir başka deyişle insanlar sizi var edecek ve her koşulda ayakta tutacak olan öğretisel sağlamlığınızla çok da ilgilenmiyor. İlgilendiği yolunda size ileti verdiklerini düşündüklerinizin ise amasından, fakatından geçemiyorsunuz. Hele bunların içinde bazıları yok mu bunlar sosyal medyada hiç durmadan ahkâm kesip duruyorlar ki bütün gün birkaç kişiyle bırakalım düşün alışverişine bulunmayı ve çözüm yolları konusunda kafa yormayı, selamlaştıkları bile yok. Böylelerine denk geldiğinizde de sizin enerjinizi düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bunlardan bir kısmı ise daha bozguncu. Bir kez kendileri sosyalizm mücadelesinden bir şey çıkmayacağına inanmışlar ya herkes kendileri gibi olsun istiyorlar ve sizin enerjinizi düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak örgütlenme çalışmalarımız sırasında bir gerçeği de ifade etmeden geçmek haksızlık olur. Geçmişte daha radikal yapılar içinde bulunan arkadaşlardan çoğu daha dik duruşlu. Size düşmanlık yapmadıkları gibi daha moral arttırıcı bir yol izliyorlar. Öyle ki örgütlenmemiz için örgüt içine girmeseler bile ellerinden gelen dayanışmayı göstereceklerini içtenlikli olarak ifade ediyorlar. Evet, bu konuya değindim çünkü eşyayı adıyla çağırmak gerek. Hiçbir şeyi hak etmeyen ve de herkesin kendileri gibi olmasını isteyen bu tiplere değinmeden geçmenin doğru olmadığını düşündüm. Yukarıda değindiğim bazı sol ve sosyalist görüşlü arkadaşlara ise dostane yakınlığımı dik duruşlu olmaları nedeniyle özellikle dile getirmeyi gerekli gördüm.

Önemli durum şudur. Ne kadar emek verirseniz verin, ne denli özverili davranırsanız davranın yine de işler tıkır tıkır yolunda gitmiyor. Uğradığınız her durakta karşılaştıklarınıza kendi renginizi vermek için yüksek düzeyde bir çaba bile gösterseniz işçisi, emekçisi, genci, kadını, aydını peşinize düşüp sizinle yol yürümeyi kabul ettiğini kolay kolay göstermiyor.

Neden mi?

Her ne kadar bir sorun varsa tek yanlı olmamakla birlikte bu konuda örgütlü yapıların günahı çok. Kimi zaman örgütlerin pasif halleri, sosyalizme olan inançsızlıkları, örgüt üye ve sempatizanlarını apolitik hale getirmişse başka ne diyebilirim ki? Ha evet, apolitik olmaya meyilli olanlar yok mudur vardır da bu sayının yüksekliği salt kişilerin zayıflıkları ile açıklanamaz. Bu konuda asıl yetersizlik kesinlikle örgütlerdedir bence o kadar. Birçok yapıyı ele alıp örnekler vermek bu yazının konusu değil elbette ama kendi üyeleri ve yandaşları karşısında yapboz hesabı politika yapan bir örgüte ve yöneticilerine kim inanır ki? 12 Eylül sonrası çözülme kimilerinin söylediğinin aksine yönetim kademesinde olmuştur ki bugün yaşadıklarımızın en acı yanı da budur. Öyle ki bu gerçek gittiğimiz her yerde karşımıza çıkıyorsa boşuna değildir. Doğal olarak bu da bizim çabalarımızın önemli bir ölümünü boşa çıkarıyor.

Sol ve sosyalist çevreler için söylenecek elbette çok şey vardır ama genel olarak herkesi de günah keçisi ilan etmenin yanlışlığı da su götürmez bir gerçektir. Örneğin bir dostumuz haklı olarak bizi uyarıyor. “Sol ve sosyalist partilerini içinde niye 50 yaşın altında çok az insan var” diye. Haklı elbette ama bir gerçek var. Sosyalistlerin büyük çoğunluğunun çocuklarının apolitik olmaları ve de bizzat babaları ve anneleri tarafından örgütlü bir mücadelenin içinde olmasını istememeleri nasıl bir duygudur acaba? Yoksa herkes kendi çocuklarını başına bir iş gelir der ve korurken diğerlerinin işin içinde olmaları gerektiği savını nasıl dönüp de bizlere eleştiri olarak sunar?

Uzatmayalım, enerjimizi düşüren pek çok etken var. Ancak bir o kadar da bizi başarıya götürecek karşılaştığımız, işçi, emekçi, köylü, genç kimse var. TSİP olarak olumluluklar üzerinden yürüyerek örgütlülüğümüzü güçlendireceğiz. Sol ve sosyalist yapılar bugün ayrı ayrı kanallardan akıyor fakat yarın büyük denizde buluşulacağı gerçeğine inanarak görevlerimizi yerine getireceğiz. Bu nedenle örgütlenme çalışmalarımıza omuz veren dost, sempatizan, herkese içten saygı ve sevgilerimizi sunuyor,

PARTİDEN BAŞKA SİLAHIMIZ YOK

YA BAŞARACAĞIZ

YA BAŞARACAĞIZ DİYORUZ!