ÖNCE ALIŞVERİŞ SONRA FİŞ

Yazan: Turgut Koçak 18 Mart 2015

AKP iktidarı ile birlikte hayret edilen şeyler de olağan hale geldi. 77 milyonun tamamı fişlendi. Fişleme bilgileri ise doğrudan iktidarın elinde. Kimse bu fişleme olayını güvenliğe, memleket yararlarına falan bağlamaya kalkmasın çünkü böyle bir şey yok. İnsanların özel yaşamlarıyla ilgili bilgiler söz konusu olduğu için bu iktidar doğrudan dokunulmaz olan özel yaşamla ilgili suç işlemektedir.

Peki,sicili bozuk AKP iktidarı niçin böyle bir yola başvurmaktadır?

Birincisi; AKP iktidarı başaşağı giden iktidarını ayakta tutmak için oy oranını belli bir yüzdede tutmak istiyor. Bu yüzden de bütün yurttaşları AKP iktidarı her yönleriyle kontrol etmek ve kendi saflarında tutmayı hesap ediyor. İşler kötüye gittiğindeyse bu verilerden yola çıkarak yurttaşların başka partilere yönelmelerini tehditle de olsa önlemeye kararlı görünüyor. Daha önce yazdık, bir zamanlar İçişleri Bakanı Faruk Sükan solcuların nefes alışlarını bile dinliyorum derdi, şimdiyse AKP iktidarı insanların nefes alışları bir yana teknolojik gelişmelerin de katkısıyla her hallerine vakıf olmak ve kendileri için gelişebilecek bir olumsuzluğa karşı tedbirli olmanın yollarını arıyorlar. İkincisi; iş bu kadarla da bitmiyor tabi, ola ki bunların iktidarı sürerse işe alınmaktan tutun da devlet memurluğuna alınmaya, işyeri açmaktan serbest çalışmaya kadar herkese gösterilecek kolaylıklar bu fişleme bilgilerine bağlı olarak yapılacaktır.

Üçüncüsü; dini ve faşist bir devlet yapısı oluşturmak için bütün yurttaşların özel yaşamından, politik tercihine kadar her şeyin bilinmesi de yurttaşların raptı zapt altına alınmasını da kolaylaştıracağından AKP iktidarı dün şikâyet ettiği, bugün boğazına kadar battığı fişleme işine tam dibine kadar batmış durumda.

Dördüncüsü; Gestapo uygulamaları için de bu veriler kesinlikle AKP iktidarının elinde olmalı ki, kendilerinden olmayanlara dünya kaç bucakmış gösterilebilsin.

Eskiden bu reklamı; bizler alışveriş yapan yurttaşların fiş almalarını teşvik ederek vergi kaçağını önlemek için duyardık. Şimdi ise işler başkalaştı. Fişleme; baskıcı, faşizan iktidarların politikaları olarak yaşamımıza girmiş bulunmaktadır. Bu girişimler 77 milyon insanımıza uzandığına göre AKP’nin içine girdiği konumu gerçekten de bitiş noktası olarak okumakta yarar vardır. Çünkü kimseye soluk aldırmayan bir iktidarın geleceği de çürük pamuk ipliğine bağlıdır dersek abartmış olmayız.

Bir kısmı çıkarılan, bir kısmı yeniden meclise getirilen İç Güvenlik Yasası öyle sıradan baskı yasaları olarak görülüp geçilmemelidir. Muhalefetin baskısıyla bir kısmı geri çekilen diğer yasalar da meclis gündemine getirilmiş bulunmaktadır. Bu yasalarla ilgili muhalefetin bastırmasını yabana atamayız. Ancak bu yasaların en tehlikeli olan maddeleri zaten geçmiş durumdayken, iktidarın geri çektiği ve tekrar komisyona havale ettiği maddelerin sevinci kısa sürmüş, iktidar tekrar bu maddeleri meclis gündemine getirmiştir.

Özetliyorum; AKP iktidarının bunca baskı uygulamaları ve attığı adımlar ortadayken ve de bunca uygulamalarını bu ülkenin insanları sırtında tonlarca yük olarak bindirmişken artık başka şeyleri konuşmanın gerçekten de anlamı kalmamıştır. İşte, 7 Haziran 1015 seçimleri bu yüzden önemlidir.

Bu seçimlerde AKP iktidardan indirilmeli halka karşı işledikleri suçların bir bir hesabı sorulmalıdır.