Yazan: Turgut Koçak 8 Ekim 2020
AKP ve saray iktidarı Fetö’nun örgütlenmesi için devlet katında yıllardır neler yapmadı neler. Bizzat Erdoğan’ın ağzından , “Siz ne istediniz de vermedik sözlerini duymadık mı? Vesayeti ortadan kaldıracağız diye diye bütün kurumların içine edilmedi mi?
TSK’ya bağlı GATA bile bunların elinde Abdülhamit Han Hastanesi’ne niye dönüştürüldü Dönüştürüldü ki sözüm ona hesap bitsin Ali Edizer gibi anormal insanlar tepesine getirilebilsin. Bu yolla öyle bir sivilleştik ki sonunda ordu bile asli görevini yapmak yerine laiklik karşıtı bir konuma getirilip bırakıldı ve tam anlamıyla Erdoğan’ın bir dediğini iki etmeyen kurum haline dönüştürüldü.
Şimdi geçelim bunları. Diyeceğiz de olmaz ki. Dün Fetöcüler vardı bugün ise işin içinde onca tarikat ve cemaat, vakıf ve dernekleri ifade eden metöcüler var. Sizin anlayacağınız değişen hiçbir şey olmadı. Devlet adım adım tarikatçıların cirit attığı bir kurum haline getirildi. Bir düşünün 2005 yılında bir sağlık ocağında bir doktorken Ali Edizer nasıl oldu da Sağlık Bakanı’nın Özel Kalem Müdürü oldu? Sonra baktık gördük ki Sağlık Bakanlığı Menzil’in elinde fırıldağa çevrilmiş. Meğer o zaman Edizer Recep abisiyle iş tutuyormuş. Bugün Recep Akdağ bu kişi için anormal dese bile ne önemi var. Bunlar böyledir işte. Gün gelir ak dediklerine kara, kara dediklerine de kolaylıkla ak diyebilirler.
Recep Akdağ ki 13 yıl Sağlık Bakanı görevini yerine getirmiş Onun zamanında da Menzilciler köşe bucağı tutuvermişler. AKP’nin Enerji Bakanı Taner yıldız’da, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’da sahi kimin evinde büyümüşler? Bilene sormak gerekir tabi.
Bir düşünün Türkiye’nin kaç ilçesinde tam teşkilatlı bir hastane bulabilirsiniz. Oysa Menzil Köyüne 6 uzman hekim atanmış, 20 yataklı hastanesi ve içinde de ameliyathanesi varmış. Bu hastanenin başında da bir Menzilci var. Türkiye’nin dört bir yanında kurulan hastaneleri de var bu tarikatın. Sizin anlayacağınız tam da Sağlık Bakanlığı’nın içinde örgütlenecek konumdalar.
Bakanlık, başta Müsteşar Necdet Ünüvar olmak üzere cemaate yakın kimselerle doldurulmuş. Ali Edizer’i bakanlık içinde yükseklere getiren kişi ise Hasan Çağıl. Hasan Çağıl ise Menzil Şeyhi’nin doktoru Ahmet Çağıl’ın oğlu. Recep Akdağ onu da Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı yaptı. Recep Akdağ’ın yapıp ettikleri kör parmağım kör gözüne hesabıydı. Bir devlet ki uyuşturucu ve alkol bağımlılarını tedavi etmekten uzaktı ama ellerinin altındaki Menzilcilere bunu da yaptırarak rahatlıyorlardı. İşin daha da kötüsü Sağlık Bakanlığı’nın personelinin maaşları himmet adı altında bir kısmı bu tarikatın vakıflarına himmet diye aktarılıyordu ki neresinden baksanız akıl almazdı.
Bütün bunlar AKP ve saray iktidarı tarafından bilinmiyor mu diye soruyorsanız biliniyor. Üstelik de geçmişte fetöcülerle yaşanan uyarılara benzer uyarılar bile yapılmış.
Sözü uzatmayalım, bugün bazı tartışmalarda bazı yoldan çıkmış gibi iplikleri pazara çıkan tarikat mensupları bir de bakıyorsunuz ki AKP ve saray iktidarınca meczup yerine konuluvermişler. Sizin anlayacağınız iktidar sıkıştığı zaman babasını bile tanımıyor.
GATA’nın Ali Edizer tarafından yönetildiği unutulmasın. Buraya bağlı Sağlık Bilimleri Üniversitesi var. Bu üniversitenin başında ise Profesör Erdöl var. Erdöl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doktoru biliyorsunuz tabi. Bu kişi aynı zamanda da Akşam şeysi yazarı.
İşte neler nasıl yapılıyorsa ortada. Tartışmalar bazı kişilerin üzerinden yürütülüyor da bizce yanlış.
İşin tepesinde iktidar var, iktidarın amaçları var, bu amaçları gerçekleştirmek için canla başla çalışan üst kademe insanları var.
Onları konuşmadan, onları iktidardan alaşağı etmeden Ali Edizer gibileri konuşmuşuz gerçekten de yararsızdır gerçekten.