Yazan: Turgut Koçak 19 Ağustos 2013
Torku Konyaspor-Fenerbahçe maçında Fenerbahçe’yi 2-0 öne geçiren Emre Belözoğlu, gol sevinci sırasında, Mursi’ye destek için Müslüman Kardeşler’in kullandığı “rabia”, yani 4 işareti yaptı.
Stadlardaki Mursi kampanyası, sadece futbolcularla sınırlı kalmadı. Protokol tribününde oturan AKP Milletvekili Mustafa Akış ve tribündeki diğer bazı kişiler, Mursi atkıları taktı.
Çaykur Rizespor’lu Sercan Kaya da Gençlerbirliği maçında attığı gol sonrası Rabia işareti yaptı.
Emre Belözoğlu’nun bu hareketine tepki, Fenerbahçe taraftar grubu Sol açıktan geldi.
Görüldüğü gibi statlara yasaklar getiren AKP iktidarı iş AKP’nin izlediği politikalar doğrultusundaki bir takım siyasi gösterilere gelince iktidardan tık bile çıkmadı. Oysa iktidara karşı tepki gösterileceği düşünülen maçlar için birçok tedbirin yanında baskı yoluna gidildiğine de tanık olundu. Önceki akşam Beşiktaş’ın 2-0 galip geldiği Beşiktaş-Trabzon maçında da aynı yasak ve baskılar uygulanmasına karşın, Beşiktaşlı seyircilerin yasakları dinlemediği de bütün çıplaklığı ile görüldü. Beşiktaşlı seyirciler; Gezi Parkı gösterileri sırasında simge haline gelen sloganları hep bir ağızdan atarak tepkilerini gösterdiler.
Her olayda olduğu gibi işine geldiği gibi davranan AKP iktidarı, iş kendilerinin isteği doğrultusunda hareket gösterenlere gelince gıkları bile çıkmadı. Burada dikkat çekilmesi gereken şey AKP iktidarının hemen her durumda yasak anlayışı ve şiddete başvurarak sorun olarak gördüğü olayların üstüne gitme şeklidir ki, asıl üstünde durulması gereken konuda budur. Sözümona Recep Tayyip Erdoğan ve iktidarı her fırsatta demokrasiden söz edip “ileri demokrasi” safsatasını dilinden düşürmezken, sürekli olarak demokratik hak ve özgürlüklere yönelik kısıtlama yoluna gitmeyi bir hüner görmekte ve faşizan yöntemleri arka arkaya uygulamaya koymaktadır. Söylemiştik, söylüyoruz; AKP iktidarı ne kadar baskı uygular ve yeni yeni tedbirler almaya kalkışırsa kalkışsın bu zihniyeti terketmediği sürece kendilerine karşı tepkiler de artarak devam edecektir. Önümüzdeki günlerde oynanan maçlarda benzer pek çok tepkiye tanık olmaya devam edeceğiz. AKP iktidarı bundan önceki iktidarların başvurduğu yasak ve şiddet yoluyla kitleleri sindirmeye çalışmasının beş beterini uygulayarak sonuç almaya çalışmaktadır. Ne var ki, nasıl daha önceki iktidarlar bu yöntemlerden bir sonuç alamadılar ve iktidardan tepetaklak gittilerse AKP iktidarı da her türlü yasak ve şiddet uygulamalarına karşın iktidarını koruyamayacak tepetaklak gidecektir.
Türkiye’nin sorunları artarak devam ettiği halde Recep Tayyip Erdoğan ve partisi AKP halkın gözünü boyamak için bu kez de Mısır’ı sürekli gündemde tutmakta, Mısır’daki şeriat yanlılarının yanında yer alarak Türkiye’yi olmaz açmazların içine sürüklemeye devam etmektedir. Başbakan, Bursa konuşmasının neredeyse tamamını Mısır konusuna ayırmış. üstüne üstlük bir de Rabia işareti ile ülkemizde yeni bir tartışma yolunu açmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’a yaranmak isteyen kimi çapsızlar daha şimdiden olur olmaz yerlerde Rabia işaretini yaparak toplumun tepkisini şimdiden çekmeye başlamışlardır. Unutmayalım ki, Emre Belezoğlu, Çaykur Rizespor oyuncusu Sercen Kaya ve işaretlerini şimdiden Rabia işareti ile değiştiren kimi sözde sanatçılar yaşanacaklara yeni bir boyut getirmişlerdir. Emre’nin tutumu nasıl Fenerbahçe içinde bir rahatsızlığa yol açacaksa, Sercan’ın tutumu da Çaykur Rizespor’u karıştıracaktır. Aynı şey koskoca Galatasaray takımı içinde zaman zaman Fatih Terim’in Erdoğan’a yönelik mesaj iletme gayretleri de aynı rahatsızlığı yaratacaktır.
AKP iktidarının politikaları gerçekten de gelip duvara toslamış bulunmaktadır. Ortadoğu bataklığında AKP iktidarının yeri şeriat düzenini savunanların yanıdır. Böyle bir politika hiç kuşku yok ki, Türkiye’nin başına olmadık belalar açacak toplumda görülmemiş gerginlikleri tırmandırmakla kalmayacak tehlikeli sonuçlara da sebep olabilecektir. Düşünün; bugün Suriye sınırından ellerinde kaçak benzin bidonları ile sayıları üç binleri bulan atlı, yaya, araçlı kaçakçılar Türkiye sınırından içeriye girmeye çalışmaktadırlar. Kaç zamandır olup bitenlere baktığımız zaman ortada trajikomik bir durum vardır. Bu kaçakçılığı yapanlar kim ya da kimlerdir ki, sayıları bu kadar çok olabilmektedir? Bizim anladığımıza göre bu kaçakçılık yöntemi ile El Kaide, El Nusra gibi terör örgütleri büyük kazançlar elde etmek istemektedirler. İktidarın tutumu da bu gibi kaçakçılığa uygundur. Bu yüzden de yaşananların böyle giderse daha da tehlikeli boyutlara taşınacağını söylemek bir abartı değildir.
İktidar daha maçlar başlamadan bir dizi baskı önlemleri aldı. Ve de bu önlemleri uygulamaya koydu. Maçlarda olabilecek iktidar karşıtı eylemlere karşı bile bu denli duyarlı olan bir iktidar nasıl olmaktadır da Suriye sınırına konuşlanmış olan ve Suriye’de katliamlar gerçekleştiren çetelerin eylemlerini olağan bir şeymiş gibi karşılamakta ve bu tür olayları engelleyememektedir. Durum ortadadır. AKP iktidarı dinci hasletleri kendisine amaç seçmiş bir iktidardır, bölgedeki bütün ilişkilerini de bu amaca göre düzenlemektedir. Sonucu Türkiye’ye neye mal olursa olsun AKP iktidarı olup bitenleri ya görmezden gelmekte ya da yok saymaktadır.
Maçlar başladı. İktidar bildiğini okumaya devam ediyor.
Türkiye diken üstünde ve her türlü ekonomik, demokratik ve sosyal sorunları giderek daha da ağırlaşıyor. Madem iktidarın Türkiye’nin sorunlarını çözme yolunda yapacağı bir şey yok.
İktidar sadece; ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak istiyor, bu yüzden de her türlü baskı ve şiddet yöntemlerini olağan sayıyor, bizler de tepki göstermeyi insan oluşumuzun gereği sayarak tepkimizi gösteriyoruz, göstermeye de devam edeceğiz.