Yazan: Turgut Koçak 21 Mart 2014
Recep Tayyip Erdoğan, artık kendisini ne sanıyorsa ağzına geleni söyleyecek kadar denetimsiz hale geldi. Bir gün; YouTube’u, Facebook’u kapatmaktan söz ediyor, bir gün miting meydanında twitter’ı kapatmaktan. Bu sözleri söylerken de aklına bu zamana kadar hiç getirmediği Türkiye Cumhuriyeti’nin büyüklüğünden dem vuruyor. Oysa devletin kurumlarından T.C. belirtkesini sildiği günlerin üzerinden çok da zaman geçmiş değil. Biz bütün haramzadeleri biliriz. Ne zaman ki sıkışırlar; birden vatan, millet demeye başlarlar. Oysa Recep Tayyip Erdoğan Muhteremin satıp savurduğu kurum ve kuruluşlar sanki vatan tanımlamasının dışında şeylerdi. Ne garip; sen çık Diyarbakır’da bağıra çağıra her tür milliyetçiliği ayağının altına aldığını söyle, bugün çık Çanakkale Zaferi’ni ve Türk Bayrağı’nı seçim propagandana alet etmeye kalkış. O kadar hızlan o kadar hızlan ki, yasa masa seni bağlamasın “twitter’ın kökünü kazıyacağım” diye gürle. Sanki bir parti en çok oyu alır ve iktidar olur, başına da Recepler geçerse her istediğini yapma hakkına sahipmiş gibi. Öyle ya bu zatı muhteremlerin partilerine halk oy verirken; bizi istediğin gibi ezer, sömürür, aklına ne geliyorsa bize yapabilirsin, padişah da sensin hükümran da diye oy veriyor sanki.
Recep Bey, dün gece TC’nin büyüklüğünü gösterdi ve twitter’a erişimi engelledi. Öyle ya ne yapsa içine düştüğü durumu gizlemeye yetmiyor. Polisi görevden alıyor olmuyor, savcıyı görevden alıyor yine çare yok, yargıcı susturuyor olan bir şey yok. Çığ gibi büyüyen işlediği suçların ağırılığı biniyor üstüne. Ve de bu suçlar arka arkaya sosyal medyada açıklanıyor ve anında milyonlar bu zatı muhteremlerin ne hünerleri varmış öğreniveriyorlar. İşte bu yüzdendir ki, zatı muhtrem deliriveriyor, delirdikçe de na yasa tanıyor ne de hukuk devleti.
Eğer bir ülkenin başbakanı elinde bulundurduğu iktidar çarkının gücünü kullanarak her şeyi yapabileceğini sanıyorsa ki o zaman bu zat kanun manun tanımıyor demiktir ki, böyle birine karşı halkın gücünü de kullanmak meşru hale gelir. “Twitter mivitır hepsinin kökünü kazıyacağız. Efendim işte uluslararası camia şöyle der, böyle der, hiç beni ilgilendirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin gücünü görecekler” diyerek efelenen biri sanırız ki, halkın gücünün hiç mi hiç farkında değildir. Böyle birine bizler; “Allah akıl fikir versin” diyerek geçiştiremeyiz. Böyle biri Başbakan koltuğunda da otursa hesap vermekten kurtulamaz. Bizler, nasıl sade bir yurttaş olarak suç işlediğimizde kanun yakamıza yapışıyorsa Recep Tayyip Erdoğan da suç işlediğinde kanun yakasına yapışmalıdır.
Hele dünyamızda sürekli olarak hak ve özgürlükler genişletilirken ülkemizde Padişah Hazretlerinin isteği doğrultusunda bir mahkeme ve mahkemeler twitter kapatan kararlar vermek cesareti gösteriyorsa onlar da makamları ne olursa olsun hesap vermeli, keyfiliklerini makamlarının gücüne dayanarak kullanamamalıdır.
Şimdi seçim meydanlarında bu denli hak hukuk tanımaz birinin keyfi davranışlarına tanık oluyorsak elinde bulundurduğu güç nedeniyle de istediği gibi seçim sonuçlarına müdahale edebileceğini gözden ırak etmemeliyiz. Bu nedenle de seçimlerde girişilecek herhangi bir Alicengiz oyununa fırsat vermeyecek denli tüm yurttaşlar ve seçime giren girmeyen partilerin hepsi de uyanık olmalıdır.
Yazımızı bitirirken dün Niğde Ulukışla otoyolunda yol kontrolü yapan güvenlik güçlerine uzun namlulu silahlarla girişilen saldırı sonucu bir astsubay, bir polis bir de çalıntı kamyonetin şoförü yaşamını yitirmiştir. Saldırı sonucu iki kişinin yakalandığı birinin de kaçtığı söylenmektedir. Şu saate kadar bu kişiler hakkında resmi ağızlardan doğru dürüst bir açıklama yapılmış değildir. Ancak bu kişilerin Suriye’ye karşı savaşan ve Recep Tayyip Erdoğan’ın koruyup kolladığı terör örgütlerinden olduğu yolunda da duyumlar vardır. Dün Sakarya mitinginde her ne hikmetse Başbakan bu olayı duyurmak gereği duymuş, hemen arkasından da “sonra Başbakan duyurmadı derler” diyerek sözlerini devam ettirmiştir. İçişleri Bakanı Efkan Âlâ yabancı uyruklu olduğunu söylüyor ancak gerçeği her nedense açıklamaktan kaçınıyor. Kaçınmak zorundadır çünkü dün Niğde’de yaşanan olayları gördükten sonra benzer olaylarda neler yaşanacağını anlamazdan gelmek büyük bir aymazlıktır. Sonuç olarak bu iktidar her yönüyle bitmiş bir iktidardır. Bu yüzden de kendisinin yaşayacağı felaketi herkesin yaşamasını istemektedir.
Evet, Recep Tayyip Bey, Türkiye büyüktür ama siz ne yazık ki, çölde sadece kum tanesisiniz.
Bu yüzden de boyunuzu aşan işlere kalkışmasanız hakkınızda hayırlı olur…