KARS'TAN YÜKSELEN TINTIN TENEKE SES

Yazan: Turgut Koçak 30 Kasım 2014

Recep Tayyip Erdoğan nasıl herkese kızar ve kükrerse Ahmet Davutoğlu da tıntın teneke sesiyle kızıyor ve kükrüyor. Konu doğu illerine gidip gitmemekle ilgili yine. Siz bir iktidar düşünün ki, ülkenin her köşesinde güvenliği sağlamaktan aciz konuma düşmüş sonra da yavuz hırsız ev sahibini bastırır örneğinde olduğu gibi veryansın ediyor, “siz bizim gittiğimiz illere gidebiliyor musunuz” diye.

Öyle ya AKP ne iktidar ne de muktedir. Ülkede güvenliği sağlamakla da yükümlü değil. Tam bir şark kurnazlığı ile aklınca prim yapacak ya desteksiz atıp tutuyor Davutoğlu. Bu partinin içinden aklı başında bir kişi de çıkıp bu provokatif konuşmalara Allah için “siz ne yapıyorsunuz” demiyor. Yani işin özeti bunlar, topu birlik kıyamet gibi çöküvermişler ülkenin tepesine.

Dün üniversite öğrencilerinin Kaç/ak Saray’a ve YÖK binasına yürüyüşleri vardı bu sahneleri izledinizse buradan da görürsünüz ki bu ülke bitirilmiş. Polis devleti haline çoktan gelmiş de ortalıkta gestapo kılıklı herifler polis elbisesi içinde fink atıyorlar.

Gösteri yapmak ve aklına yatmayan şeyleri protesto etmek herkesin hakkıdır. Hiç kuşku yok ki, öğrencilerin de hakkıdır. Yalnız kitleselleşeceğinden ve iktidarlarının sarsılacağından çekinen AKP hemen her gösteriye müdahale ediyor. Dünkü öğrencilerin gösterisi de polisin şiddetli müdahalesi ile dağıtıldı. Dağıtılma sırasında öyle sahneler vardı ki, işte bu sahnelere katlanılıp bir kenarda oturulamaz.

Polisin biri öğrenciyi yakalamış götürüyor, öteki polis azmanı da öğrencinin suratına suratına yumruk çakıyor. Belli ki adam boks eğitimi almış. Hani insanın bu polise; “kaskını çıkar, biber gazını bırak, delikanlı kimmiş gör bakalım” diyesi geliyor. Yani bu ve buna benzer polislerin ülkede yasaların emrettiği şeyleri uyguladığına inanan varsa diyebiliriz ki ya kördür ya da AKP’nin bu soygun ve hırsızlık düzeninin koruyucusu, kulu kölesi haline gelmiş bir kukladır.

Bu polislerin öğrencilere bunca düşmanlığı niyedir acaba? Yere yatır, ters kelepçe tak sonra da yerde yapıştır tekmeyi. Arkasından da yine dövdüğün, AKP’ye ve düzenine karşı çıkan yurttaşların vermiş oldukları vergilerle maaşını al, hem kendin tıkın hem de çocuklarının karnını doyur. Biz bu türleri her zaman gördüğümüz için iyi tanırız. 12 Eylül döneminin akıl almaz işkencecileri de aynı düşünce ile görevlerini yapar, insanlık dışı uygulamaları bir güzel tutukluların üzerinde uyguladıktan sonra da maaşını alır biz güzel sıradan yurttaş gibi evine gider, yemeğini yer, eşini ve çocuklarını gezmeye çıkarır ertesi gün yine kaldığı yerden görevini sürdürürdü. Meydanlarda bu türleri gördükçe o işkencecileri hatırlıyoruz. Gerçekten de 76 milyonun gözlerinin içine baka baka yumruk çakan polise 12 Eylül 1980 darbesinin koruyucu şemsiyesi verilse kimbilir neler yaparlar inanın kestiremiyorum bile.

Ülkeyi yönettiğini sanan muhterem yönetmeyi tıntın teneke gibi gürlemek ve herkese korku salmak sanıyor olmalı ki, dün de Kars’tan gürledi. Bir başbakan ki, ülkesinde polislerin öğrencilere bunları yaptığını görüp de ne oluyor dememesi sizce hiç mi şaşırtıcı gelmiyor? Ya da demokrasi kılıfı altında seçim kazanıp ülke yönetmeye kalkanlar hiç mi bir gün kredilerinin biteceğini ve kendilerinden yaptıklarının hesabının sorulacağını düşünmezler? Anlaşılıyor ki, düşünmüyorlar. İnanıyoruz ki, 12 Eylül 1980 faşist darbesini gerçekleştiren beş paşanın başındaki Kenan Evren de düşünmez ve ortalıkta elinde kuran basbas bağırırdı.

Peki, ne oldu?

İş işten geçtikten sonra yarım yamalak yargılandı da kuzuya döndü kuzuya. Bu durumda sizlerin kuzuya döneceği günlerin uzak mı olduğunu sanıyorsunuz?

Sesini yükseltme Sayın Başbakan Ahmet Davutoğlu, senin o tehdit edici tıntın gürleyen teneke sesinden kimse korkmuyor kimse…