IŞIL IŞIL IŞILAK/LAR

Bazı insanlar vardır 40 kapı gezer, ar namus tertemiz numarası ile bir fırsatını bulur ve insanların karşısına yine de çıkmaktan zerre kadar bir çekince duymaz. Böyleleri salt sağcı partilerde yoktur. Solcu örgütlerde de böylelerine sık rastlarsınız. 12 Eylül faşizminin etkilerinin azaldığı tarihlerde solun hemen her kesiminden içlerinde bedel ödemiş kimseler de dahil, bulundukları örgütleri hızla terkedenlere rastladık. Bazıları öyle bir teketti ki, soluğu liberal olmakta aldı. Bunların içlerinde “ideoloji diye diye ağzımıza tükürdüler” diyenleri mi ararsın, “neydi bizim örgüt, örgüt içinde ne demokrasi vardı ne de kimsenin söz hakkı” diyenleri mi ararsın, kendi örgütlerini “Stalinist” olarak suçlayanları mı kısaca vardı oğlu vardı. Bunların seyir defterlerine şöyle bir baktık. Meğer ne çok maharetleri varmış, ne çok maharetleri. Bunlar TKP’liymişler ama bir de ne görelim kırk kapıdan sonra huzuru HDP’de buluvermişler.

Bunlar Dev-Yolcu imişler ama SBP’den girmişler ÖDP, derken hop HDP’den milletvekili olmayı başaracak kadar hızlı yol almışlar. Hele Kurtuluşçular yok mu, onların geleceği zaten isimlerini “Türkiye ve Kuzey Kürdistan Örgütü” olarak değiştirdikleri zaman yazgıları da üç aşağı beş yukarı ortaya çıkmıştı. Onların da uzun bir yürüyüşü oldu. Şimdi HDP’de yerlerini bir güzel almışlar. Teslim Töre örgüt elemanlarını hepten yitirdikten sonra o da ikbali HDP’de bulmuş.

Kıvır zıvır Troçkist örgütleri saymaya bile gerek yok, onların yeri de tabiki de başka bir yer olacak değildi ya HDP olmuş. Bu örgütlerin içinde bizi en çok şaşırtan örgütse Emek Pertisi olmuştur niyeyse. Niyeyse diyorum, çünkü bu parti geçmişte Halkın Kurtuluşçuları olarak bilinirlerdi sonradan TDKP oldular. Bunlar PKK siyasetine en uzak bir çizgide siyaset yapıyorlardı. Sonra ne olduysa oldu hidayete erdiler ve bunlarda HDP bileşenlerinin içinde yer aldılar. Bir ara HDP ile ilgili tartışmalar yoğunlaşınca baktılar sosyalizmle çelişen çok şey var, bileşenden ayrıldıklarını ama bu hareketi destekliyeceklerini söylemekle yetindiler. Parlamentoya Genel Başkanları Levent Tüzel’i gönderdiler ama 4 yıllık süre içinde Leven Tüzel’in özgün bir çalışma ve çabasına tanık olmadık. Bu örgütlerin dışında bir de partilerde değil ama 1978’liler olarak kendisini adlandıran Celalettin Can var. Bu kişinin gerçekte örgütü var mı yok mu, kaç kişiler belirsiz. Celalettin Can’da milletvekili olmak için can atıyordu ama ne olduysa aradığını bulamamış, onun beklentisi öyle büyükmüş öyle büyükmüş ki, kırgınlığı da öyle büyük olmuş.

Başkalarına dokundurp kendi geçmişimize dokundurmamak olmaz. Bizler eski arkadaşlarımızı izliyoruz. Onların hiçbirine ne düşmanlık duyuyoruz ne de kızgınlık. Bizden kopma arkadaşların serüveni de SBP’den ÖDP’ye hatta bazılarınınki HDP’ye kadar uzanıyor ama bizim eski arkadaşlarımızı her ne hikmetse HDP bir türlü öne çıkarıp milletvekili adayı göstermiyor. Ama biz yine de bazı arkadaşlarımızın HDP’ye akıl satmaya devam ettiklerini de bilmiyor değiliz.

Neyse benim yazmak istediğim fırıldaklık sol ile iligi değildi. Bu ülke politik yaşamında öyle fırıldaklar çıkarmıştır ki, bunların her biri ünlü yazarımız Aziz Nesin’e esin kaynağı olmuşlardır. Kim unutabilir Kemal Sunal’ın ‘Zübük’ filmini. Sağımız solumuz zübüklerle dolu olduğu için Kemal Sunal’ın ‘Zübük’ filmini bizim ülkemiz insanı çok sevmiştir çok. Nasıl olsun da sevmesin halkımız zübükleri iyi tanır, bu bizim falanın tıpkısı diyerek kendisinden geçerek filmini de bir güzel izler. Hani iyi tanir dedikse, tanır ama kandırılmaktan da bir türlü kendisini kurtaramaz.

Siyasi hayatımızda ne Fırıldak Kubiler gelmiş geçmiştir say say bitmez. Bunlara güler geçeriz. Kimi zaman da yıkamadığımız rakibimizin ZÜBÜKLER sayesinde yıkılacağını iyi bildiğimizden zübüklerin olmasına içten içe de seviniriz.

Bakın ne olmuş? Uğur Işılak denilen şarkıcı mı her neyse AKP’den milletvekili adayı oluvermiş. Bu Uğur Işılak Ş. Koçhisarlıdır. Almanya’da doğmuş, Gelsenkirşen’de yaşamış sonra müzik uğraşıları için Türkiye’ye gelerek yıldızını parlatmıştır. Uğur Işılak MHP’lidir ve de Ş. Koçhisar’da onun MHP’li olduğunu herkes bilir. Kurt resimlerinin önünde resimler çektirerek kendi kimliğini herkese duyuracak denli de bu yapının adamıdır. Sonra ne olmuşsa olmuş CHP ile yakın görünmeye başlamış. Arkasından da AKP’nin gülü olup çıkmıştır.

Bu arada Recep Tayyip Erdoğan için Dombra şarkısını uyarlıyan Uğur Işılak, ışığını ışıldatmaya başlamış, sonrasında ise dönmeyeceğine bin yeminler eden Işılak’ın çevresi AKP ışığına kesmiş ve ZÜBÜKLÜK örneği ışıl ışıl ışılak olup çıkmış.

AKP’ye seçimlerde bir şey kazandırır mı, diye merak ediyorsanız, ededurun ama bu ışılaktan kimseye hayır gelmez.