İBRETLİK

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, “İbret Alem” için lüks aracını iade edecekmiş. Gerçi bu ibreti alem sözcüğü ne anlama geliyor anlaşılmadı ya olsun. Ne demişler; “merdi kıpti şecaat arzederken sirkatin söyler"miş. İşte bu hesap; Mehmet Görmez de sirkatini söylüyor. Bir kez şu insanların bilincine doğru çıkmalıdır. Diyanet İşleri Başkanı’na bu lüks araç verildi mi verilmedi mi? Verildiğine ve de o da kabul ettiğine göre bu “ibreti alem” de neyin nesidir? Görmez, bu aracı iade etmekle sanki bu yoksul halka lütfetmiş. Onca şaşa, onca şatafat otaya çıkmasaydı acaba Bay Görmez “İbreti alem” ipine sarılacak mıydı? Ne gezer, bunlar kendilerini halkın gözünde öyle yükseklerde görmek istiyorlar ki, halkın başı dönsün ve de bu işleyişe bir türlü akıl erdiremeyip onların dediklerini dinleyerek köle düzenine mahkum olsunlar.

Sayın Diyanet İşleri Başkanı’nın şatafatını, lüks aracını şununu bununu geçiyoruz. Bugün Diyanet bütçesinin, kaç bakanlık bütçesine eşit olduğunu söyleyebilir mi? Bu paraların ne için ve halkın hangi yararına kullanıldığına dair bir sözü var mıdır? Yoktur. Peki, bizim bildiğimiz bu Diyanet İşleri değil midir kadrolarına bir sürü İmam Hatipli alıp da sonradan bunları yatay geçişle başka bakanlıklara gönderen. Değerli yurttaşlar, bunlar sadece şaşa ve şatafat içinde yaşasalar iyi, bunlar aynı zamanda da hülleci hülleci. Diyanet İşlerine bir sürü şişirme kadro veriliyor, bu kadrolara alınan elemanlar da hop başka bakanlıklara geçirilerek dağ taş ehliyetsiz İmam Hatiplilerle dolduruluyor. Bu durumda ne oluyor dersiniz, bu durumda olanlar kısaca hile, hurda, yalan, dolandan ibaret. Ne güzel din alınıp din satılan bir ortamda Diyanet İşleri Başkanlığı hile merkezi haline gelmiş. İşin kötü tarafı bütün bunları es geçen Mehmet Görmez bir de ona buna din dersi vermeye kalkmıyor mu, işte insanın tepesi de burada atıyor. Sanki bunlar her türlü dolabı çevirecekler, bu dolaplar ortaya çıktığında da din silahı ile başkalarına saldırılıp işlenen onca günahlar örtülecek öyle mi? Bütün bunları siz kime yutturuyorsunuz Bay Görmez kime?

Bak gördün mü olmadı işte. Lüks makam aracını “ibreti alem” için geri iade edeceğini söyledin ya, bir yerleri bir kızdırdın, bir kızdırdın ki deme gitsin. Ne bileyim yaptığınız belki emsal olur diye midir nedir şimdilerde de en en tepedeki kişinin kafasının tasını attırmışsın, belki de bu yüzden görevden bile alınabilirsin. Sayın Görmez, bir daha ibreti alemlik işlere kalkışmayın, malum başka ibreti alemlikleri de ürkütmekle kalmıyor üstelik de onların tekerine çomak sokmuş oluyorsunuz.

Bakın Recep Tayyip Erdoğan’a, ne yaparsa yapıyor, kendince kılıfına da uyduruyor. Peki, siz niye kılıfına daha önce uydurduğunuz gibi pek çok şeyi uydurmuyorsunuz da ibreti alemlik işlere kalkışıyorsunuz? Erdoğan’ın bir elinde Kur’an oraya buraya sataştığı yetmiyormuş gibi bir de kalkmış “Bu mu dini siyasete alet etmek” diye soruyor ve lafı Kaç/ak Saray’a getirerek diyor ki, “saraya niye karşı çıkıyorsunuz bu bir yatırım.”

Vay anasına be! Bu ülke ağır sanayi hamlelerini gördü, dağa taşa temel atıldığını biliyor ancak şatafatın ve debdebenin bugüne kadar yatırım olduğunu bilmiyordu, bunu da Recep Tayyip Erdoğan sayesinde öğrenmiş oldu. Oysa bizler yatırımın devamında üretim yapabilecek bir kuruluş ortaya çıkarmak için yapıldığını bilirdik de, Nafile sarayların yatırım anlamına geldiğini bilmezdik. Ne oldu? Recep Tayyip Erdoğan sayesinde bunu da öğrenmiş olduk.

Valla değerli okuyucular neyi yazacağımızı şaşırdık. Yazılacak şey o kadar çok ki, beni affedin hangi birine yetişeyim, bir sürü konuda böylelikle yazılmamış olarak kalıyor ne yapayım?

Bakın ne olmuş? Bilal Erdoğan Batı Trakya’yı ziyaret etmiş. Nasıl karşılanmış? Konsolosluğun resmi arabası ile ve bir devlet görevlisi gibi. Bilal Erdoğan oradaki öğrencilere sertifikalar vermiş. Bir de kalkmış ne demiş biliyor musunuz? Yunanistan’a yardım edebiliriz. Hangi sıfatla demeyin, malum Bilal Erdoğan’da maarifet çok. Bu maarfetlerinin birini de Yunanistan için gösterse çok mu?

Değerli okurlar; yalnız bir sorun var. Yunanistan’da emekli aylığı ne kadar biliyor musunuz? 2000 Euro civarında. Bizde ne kadar 5, 6 yüzden başlıyor 1100 TL’ye kadar çıkıyor. Ne diyelim, demek ki gemiler, vakıflar, yatırımlar, milyar milyar dolarlar sanırız böyle biriktiriliyor. Ama yine de sormazsak yapamayız.

Sen kimsin Bilal Erdoğan sen kimsin?

Aslı astarı ayakkabısının altı delik Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu değil misin ki, atıp tutuyor ve kendini bilmem ne yetkilisi yerine koyuyorsun?

Otur oturduğun yerde, çizmeyi aşma, aşma ki, suçuna suç bindirme.

Malum 7 Haziran tarihi gelip çatmak üzere. Bir de bu densizliklerin hesabını vermek var tabi topunuz için söylüyorum, verebilirseniz…