HUKUK REFORMU ve RAHATSIZ OLANLAR

Yazan: Turgut Koçak 21 Kasım 2020

Dün sanki seçim olmuş da AKP iktidara yeni gelmiş gibi AKP ileri gelenleri konuşmaya başladılar. Hukuk reformundan söz edip adaletten dem vurdular. Oysa iktidarının 19. Yılının içinde olan AKP ve saray iktidarı bu sözleri o kadar kolay dile getirir oldu ki şaşırmamak elde değil. Adalet bakanı Gül işi, “Adalet gelsin de istersen kıyamet kopsun” derken. Ortaya bir kez daha çıkan Bülent Arınç, Selahattin Demirtaş ve Kavala’yı örnek göstererek hemen salıverilmelerini istedi. Oysa bir taraftan bunlar dile getirilirken diğer yandan da iktidarın işine gelmeyen gazetelere ilan yasağı getirildi. Muhalif televizyonlar RTÜK’ün tehdidi altında. Haydi, bunlar öteden beri yaşanan şeylerdi fakat bir de Ana muhalefet partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdarolu’na Alaattin Çakıcı’nın tehdidi gelince her şeyin tuzu biberi oldu. Bu tehdit sonrası Çakıcı’ya ‘dava arkadaşım’ diye Bahçeli sahip çıkarken her ne hikmetse AKP çevrelerinden kimse de tık yok. Bu durumda ister istemez herkesin hukuk reformundan söz edenlere karşı bir güveninin olması beklenebilir mi? Elbette beklenemez. ‘Adalet gelsin de isterse kıyamet kopsun’ diyen Adalet Bakanı’na ne oldu? Niye sesini çıkarıp da iki çift söz etmez?

Sonra ortaya Arınç çıktı. Arınç’ın neler söylediğini bir kez daha yazarak sizin zamanınızı almak istemeyiz ama söyledikleri de yabana atılacak şeyler değildir. Ya peki, kaç yıldır Cemil Çiçek’in adını duyan var mı? Nereye gitti bunlar? Artık politikadan ellerini yüzlerini iyice mi yıkadılar. Yok, öyle değil Cemil Çiçek de Çakıcı konusu ile diyeceğini dedi. Bu iki kişinin hukukçu olması bir yana Arınç hala iktidar içinde yerini korumaktadır. Bu sözleri etmişse bir nedeni vardır diye düşünmemek elde mi? Öte yandan niçin Arınç’ın söyledikleri MHP ile Vatan Partisi’nin cıyaklamasına neden olmuştur? Niçin Vatan Partisi’ni destekleyen Aydınlık Gazetesi bugünkü başlığını ’TÜRK MİLLETİNİN TERÖRLE MÜCADELESİNE SABOTAJ’ diye atmıştır. Vatan Partisi yöneticilerinde biliyoruz Fethullah karşıtlığı çok belirgin gibi gözükse de bu kafa ile gerçekten de Fetöcülere karşı oldukları düşünülebilir mi? Öte yandan Selahattin Demirtaş için yazıp çizdiklerine ne buyrulur acaba? İşi gücü Kürt düşmanlığı ve Kürt politikacılara düşmanlık olan bu çevrenin ülke sorunlarının çözümü ile ilgili ele alınacak bir yanını bulmak olası mıdır? Her konuda olduğu gibi şovenizm konusunda da MHP’yi sollayan Vatan Partisi’nin söyledikleri nasıl değerlendirilir sizce?

Ülkemiz insanına yutturulan bu yalanlarla nereye varılmak istenmektedir? Bu yalanlarla hak ve özgürlüklerin getirilmesi, hukuk reformunun yapılması olası mıdır? MHP, iş bu noktaya gelince neden başı kesilmiş tavuk gibi çırpınmaya başlamıştır acaba bir bilen var mıdır? Yoksa MHP son zamanlarda yargıda düşünüldüğünün de ötesinde örgütlenmiştir de hukuk reformundan bahsedilince bu yüzden mi rahatı kaçmaktadır?

Hukuk reformu işin idare yoludur ya da AKP ve saray iktidarının mümkün olduğu kadar daha uzun süre iktidarda kalmasını sağlamak için yeni bir çıkıştır bunları herkes tartışıyor.

Bu yüzden de kimsenin hukukun üstünlüğünün sağlandığı, bu yönde adımlar atılacağı sözlerine inandığı yok, yok da bu durumda bile niye MHP ve VP’de saldırganlıklar had safhada devam ediyor?

Sahi bunlar niye bu kadar rahatsızlar?