HALK DÜŞMANLAR NASIL SEÇİM YAPAR

Yazan: Turgut Koçak 28 Aralık 2022

17 Aralık 2022 tarihinde Tunus’ta bir seçim yapıldı. Bütün dünyada benzerlerini iyi anlamak için yapılan bu seçim gerçekte tam anlamıyla bir ders niteliğinde oldubitti. 10 milyon nüfusa sahip olan Tunus’ta hem muhafazakâr hem de milliyetçi olan Kays Said’in tek adam yönetimi altında yapılan seçimleri muhalefet boykot etti. Oysa ne güzel sandıklar kurulmuş, sandıkların başında görevliler yerlerini almış iş sadece seçmenleri oy kullanmasına kalmıştı.

Ne var ki hazırlanan bu ortama karşın sandığa gelip giden olmadı. Ancak seçmenlerin yüzde 11,2 si oy kullandılar. Hani demokrasiyi oy kullanarak iktidar değişikliğine indirgeyen kafalar var ya işte onlar için böylece Tunus’taki seçimler tam anlamıyla bir düş kırıklığı oldu. Seçimlerin yapılması için ve de sonrasında kimin kazanacağı hepsi hepsi ayarlanmasına ayarlanmıştı ama sandığa gidip oy kullanan seçmen ne yazı ki bulunamadı. Neredeyse denilebilir ki seçmenin tamamına yakını sandığa gitmedi. Muhalefetin boykot çağrısı sonucu Tunus’ta görülmemiş bir seçim rezaleti yaşanmış Kays Said yönetimi ise kendi tuzağına kendisi düşmüştü.

Bilindiği gibi 2019’da Tunus’ta yaşanan ekonomik kriz sonrası iktidara karşı yükselen öfkenin ardından Kays Said iktidara gelmiş ve sonrasında iste Kartaca Sarayı’nda tek adam diktatörlüğüne giden yolu bir bir aşarak tek karar verici olarak iktidara yerleşmişti.

Kays Said’in iktidar yürüyüşü 25 Temmuz 2021’de parlamentoyu askıya almakla başladı, milletvekili dokunulmazlığını kaldırarak sürdü. 21 Eylül 2021 de ise bir kararnameyle yetkilerini genişleterek yürütme organını tamamen kendine bağladı. Kendisini bu da kesmeyince 30 Mart 2022’de parlamentoyu tamamen feshetti. Devamı geldi elbette. 25 Temmuz 2022’de katılımın yüzde 30’larda kaldığı bir oylama ile Anayasa Değişikliği referandumu yaptı. 17 Aralık2022 tarihinde de erken seçim yapılması kararı aldı sonuç ise yukarıda belirtildiği gibi katılımın yüzde11, 2’de kaldığı seçim rezaleti yaşanmış oldu.

Kays Said’in erken seçim kararı olağanüstü koşullarda yapıldığı için muhalefetin boykot çağrısı ile zaten sonucu baştan belli olduğu için bugünkü yaşanan durumu doğurdu. Yani halk sandığa gitmedi. Muhalefet olağanüstü koşullarda seçime gidilmesini engellediği için sonrasında ise oluşacak yönetimin bir anlamı olmayacağını bildiğinden böyle bir eyleme başvurmuş ve de başarılı olmuştu. Çünkü bu koşullarda kurulacak bir sandığın ve seçimlerin yapılmasının Kays Said’e meşruluk kazandırmaktan öte bir işe yaramayacağını muhalefet iyi biliyordu. Bu konuda İslamcı En Nahda, Seküler Nida, sol sosyalist Tunus İşçileri Emek Partisi ve emek ve meslek örgütleri bu konuda düşün birliğindeydiler. Çünkü onlara göre Tunus’ta eşit olmayan koşullarda yapılan bir seçimin de meşru sayılması olanaksızdı.

Sonuçta boykot kararı alındı. Boykota öncülük yapanlardan ülkenin en güçlü sendikası Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT) cumhurbaşkanını bu tartışmalı seçimin ertelenmesini isteyerek uyardı. Sonrasında ise sendika ne pahasına olursa olsun hak ve özgürlükleri savunacağını açıklayarak yapılacak olan seçimleri demokrasiye yönelik bir tehdit olarak nitelendirdi. Kays Said AB ve ABD desteğini de göremeyince durumu daha da bir zayıflamış dibe vurmuş durumdaydı. Hiçbir uyarıyı takmayan Said muhalefetin boykotu ile karşılaşarak sonuçta bu utanç verici konuma düşmüş oldu.

Görüldüğü gibi Tunus’ta muhalefet tek kişilik yönetime alması gerek dersi vermiş bulunuyor. 17 Aralık 2022 seçimleri bu nedenle Kays Said’in sonunu getirecek bir seçim olarak tarihe geçti. Kartaca Sarayı’na çöken Said’in böylece sandığa gömüldüğünü de görmüş olduk.

Unutmayalım ders alacak çok kimse var çok…