Yazan: Turgut Koçak 28 Nisan 2014
Recep Tayyip Erdoğan Kayseri’de yaptığı konuşmada yine esti yağdı. AKP’nin gösterdiği cumhurbaşkanı adayının 1. turda seçileceğini de söyleyen Erdoğan, yine bol bol “paralel yapı"dan söz ederek bir kez daha “inlerine gireceğiz inlerine” diyerek Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ta içinde pek çok çevreyi tehdit etti. Bildiğiniz gibi Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın da dinlendiğini söylemiş olan Erdoğan, Haşim Kılıç’ın da birilerinin ellerinde kasetinin olduğunu söyleyerek gözdağı vermeyi devam ettirdi.
Neymiş efendim AKP’nin göstereceği aday 1. turda seçilecekmiş. Bu ne kendine güven böyle Sayın Erdoğan? Eğer 1. turda seçileceğini ima ettiğiniz aday sizseniz siz önce yolsuzluk operasyonu sonrası zatialinizle ilgili suçlamalardan bir aklanın da öyle çıkın halkın karşısına. Öyle ya aklanıp da ne yapacaksınız; madem güç sizde istediğiniz gibi davranır ve sizi eleştirenlerin de işini bitirirsiniz olur biter. Bir düşünelim, Urla’da kendinize villalar yaptırtmışsınız. İşin kitabına uydurulması başka şey, gerçekler başka. Birinci derecede SİT alanı olan bölgeyi SİT alanı olmaktan çıkartmışsınız. Sonra da buradaki araziye konuvererek dikmişsiniz villaları. Bu durumda ülkesini seven insanlar boş duracak değiller ya, onlar da yasal yollara başvururak bu talanı durdurmak istiyorlar. Bu nedenle Urla’daki villalarınızın bulunduğu yerde bir grup avukat inceleme yapıyor. İnceleme yapan avukatlar oradakilerin taşlı saldırılarına uğruyor, üstüne üstlük kamu görevini yerine getirmesi gereken jandarma saldırı yapanları engelleyecekleri yerde avukatları alıkoyup görevlerini yapmaktan alıkoyuyorlar. Yani yaşadışılığınız sadece bir alanda değil ki, say say bitmeyecek kadar çok. Her alanda ne yazık ki devam ediyor.
Ha yeri gelmişken söyleyelim, siz ve aileniz bu ülkenin insanlarının eğitim görmeleri için çok mu yanıp tutuşuyorsunuz? TÜRGEV aracılığı ile ülke çapında eğitime el atıp devletin olanaklarını da kullanarak aile vakfınız pıtrak gibi her yerde bitiverdi. İhale verdiğiniz işadamları, elinizde bulundurduğunuz belediyeler nasıl olmaktadır da TÜRGEV’e milyonlarca tutarında bağışlar yaparak TÜRGEV’in önünü açıyorlar? Devletin, öğrencilerin yurt gereksinimini karşıladığı kurumun adı Kredi ve Yurtlar Kurumu’dur. Konya’da devlet eliyle yapılan Kız Yurdu, Konya İl Özel İdaresi’nce 29 yıllığına nasıl omaktadır da TÜRGEV’e karşılıksız olarak verilebiliyor? Üstelik de Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun iki apartmanı 160 bin TL’den kiralamak zorunda kalmasına karşın.
Yani işin özeti konmuşsunuz devletin tepesine keser gibi hep kendinize yontup duruyorsunuz. Sonra da bu ülkenin insanlarını hiçe sayarak Cumhurbaşkanı koltuğuna oturmayı murat ediyorsunuz. Hem bugünkü koşullarda da değil, kendinize; sorumsuz bir devlet başkanı olma gücü ve yaptırımı ile seçilmeyi hedefliyebiliyorsunuz?
Dün yazdık. Sizin zihniyet insan yeme zihniyeti. Bugün canciğer kuzu sarması olduğunuzla arefe gününde birliktesiniz ama bayramı birlikte kutlamak gibi bir vefakârlığınız bile yok. Elinizde bulundurduğunuz olanaklarla bastırıp dün birlikte olduklarınızın hiçbir olumlu yanını bırakmayıp hain ilan etmek gibi bir meziyetiniz var. Bu meziyetle yolunuza devam ediyor ve AKP’nin gösterdiği adayın 1. turda seçileceğini söylüyorsunuz. Gösterdiğiniz adayın seçileceğinden öylesine eminsiniz ki, “gübür, gümbür” betimlemesini kullanıyorsunuz.
Bu gümbür gümbür sözcüğüne aklımız takıldı.
Bu sözcük seçilmek için değil de korkunuzdan yüreğinizin atışı olmasın?
Neyse bu tartışmalar daha çok su götürür. Baksanıza gözünüzü yine Kürt oylarına dikmişsiniz. Bugün Kürt oylarını denetleyen PKK’si, BDP’si, HDP’si sizin gösterdiğiniz ya da sizin seçilmeniz karşılığında pazarlığını devam ettiriyor. Öcalan, Türkiye’nin demokratik dışa açılımcı bir hamle içinde olduğunu söyleyip bir kez daha sürece destek verildi, diyerek destekleneceğiniz yolunda göz kırpmış olsa gerek.
Artık her şeyi açık açık konuşmak gerekiyor. AKP iktidarı Gezi Parkı gösterilerinde onca gencimizin öldürülmesinin, yaralanmasının, gözaltına alınması ve mahkeme önüne çıkarılmasının özetle her türlü demokratik hak ve özgürlüklerin yok edicisidir. Baskı, zulüm, sömürü, yolsuzluk, rüşvet bunların işidir.
Bütün bunlara karşın BDP, HDP ve diğer Kürt oyları Recep Tayyip’in cumhurbaşkanı seçilmesi için yol açacaksa; ki konuşulanlar bu yöndedir, her şey bir kez daha gözden geçirilmeli, gericiliğe, faşizme ve uluslararası sermayeye hizmet edenlerin ipliği mutlaka pazara Recep Tayyip Erdoğan da içinde çıkarılmalıdır.