Yazan: Turgut Koçak 1 Ağustos 2015
Genelkurmay Başkanlığı’ndan yayınlanan mesaj bana göre oldukça ciddi ve riskli. Neymiş efendim? Yurttaşlar PKK ile savaşmak için askere alınmalarını istiyormuş. Genelkurmay’dan yurttaşların duyarlılığına teşekkür ediliyor ve ordumuzun görevini yerine getirecek gücünün olduğu söyleniyor.
Bu tutum birçoklarına göre gayet olağan görülebilir ancak değil, daha da önemlisi birileri için kışkırtıcı anlama bile gelebilir. Memlekette durumdan vazife çıkaracak kimse mi yok, çıkar biri duygularına teşekkür edildiği için olmadık bir şeye kalkışır artık ayıkla pirincin taşını ayıklayabilirsen. Hem sonra birileri bunca yurtseverken biz geride kalacak değiliz ya bastıralım Genelkurmay’a bizim de adımız geçsin diye düşünenler yeni bir tartışmaya sebep olurlar ki, zaten tansiyonu yüksek olan insanların önüne geçmek de mümkün olmayabilir.
Genelkurmaya böyle bir başvuru olsa bile bunu Genelkurmay’ın ille de açıklaması gerekmez. Zaten ülkemizde son yaşananlarla birlikte herkes diken üstünde. Herhangi bir kentimizde binlerce insan sokağa çıkar ve insan avına başlarsa bunun sonu gelir mi? Yüzlerce yıldır birlikte yaşadığımız Kürt kardeşlerimize zarar verilirse kim olacakların altından kalkabilir ki?
Demek ki, koskoca Genelkurmay böylesine hassas bir konuyu bile değerlendirmekten uzak. Bu yüzden de bu yönde başvurular olsa bile arşive kaldırıp kapatması gerekirken kalkıp kamuoyu ile paylaşması gerçekten de olacak iş değildir. İşte görüyoruz. PKK tarafından karakollar basılıyor, askerlere ateş edilip askerlerimiz öldürülüyor, yollar kesilip araçlar durdurularak arabalar yakılıyor, kimileri ise kaçırılıyor. Tansiyonun böylesine yüksen olduğu bu ortamda her gün cenazeler geliyor. Çinlilerin Uygurlulara işkence yaptığı savıyla ortalığa dökülüp önlerine çıkan çekik gözlü insanları döven ve linç etmeye kalkışan bir zihniyetin olduğu bir ülkede neler olmaz neler.
Gerçi, bu olayların bilinçli bir şekilde hazırlandığını düşünmek yanlış olmaz ya neyse. Düşünün ki başkan olacağım da başkan olacağım diye ortalığı velveleye vermiş bir Recep Tayyip Erdoğan’ın olduğu bir ülkede insan her şeye inanabilir.
AKP’nin tek başına iktidar olamaması ile birlikte bütün devreleri yanan bir Recep Tayyip Erdoğan’la karşı karşıyayız. Dolayısı ile ülkemizde son yaşananlara baktığımız zaman duruyor, düşünüyor ve bu işin içinde bir iş var diyoruz. Gerçekten de kimileri için 100 kişi bin kişi yaşamını yitirmiş hiç ama hiç önemli değildir. Hele de yabancı istihbarat örgütlerinin cirit attığı ülkemizde kışkırtıcılık hiç de zor olmasa gerektir. Başta Suruç katliamı olmak üzere sınırda askerimizin IŞİD tarafından katledilmesini öyle sıradan bir olay gibi görüp geçmemek gerekiyor. Bu olayın altında kesinlikle karanlık güçler var.
Sözün özü şudur ki, AKP ve Recep Tayyip Erdoğan iktidar için kendilerine bağlı güçler aracılığı ile her türlü komployu yapabilecek tiynettedirler. Ülkemizde öyle olaylar yaşıyoruz ki, olayların daha da alevlenmesi için PKK da adeta yanan ateşin üzerine benzin döküyor. Ortam her türlü kışkırtıcılığa açıksa ki açık sorumlu mevkide bulunanlar bütün hassasiyetleri gözetmek zorundalar. Gerçi bizler ajanslara düşmüş konuşmalardan da haberdarız ya neyse. Ne diyorlardı? Suriye’den Türkiye’ye attırırız 8-10 roket sonra da gireriz Suriye’ye.
Şurası açıktır ki, Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’den değil olayların durdurulmasını beklemek daha da azdırılmasından korkmak gerek. İktidarını yitirmiş, daha da güç yitirerek siyasi sahneden silinmekle karşı karşıya olan bir zihniyet halkın yeniden kendilerine oy vermelerini sağlamak için bilinmelidir ki, her şeyi göze alırlar. 13 yıldır iktidar koltuğunda oturan bir parti tek başına iktidar olmasına karşın hiçbir sorunu çözmüş değildir. Bu partinin bugün iktidarı kaybettiği zamanda savaş tamtamları çalmasını ve savaşa sonuna kadar kapı aralamış olmasını iyi okumak gerekir.
Son söz; ülke ciddi bir karmaşa ile karşı karşıyadır. Bu karmaşayı arttıracak ve düşmarlıkları körükleyecek her türlü tutum ve davranışlardan uzuk durmak gerekir.
Hele de Genelkurmay’ın bu konularla ilgili hassasiyeti sıradan yurttaşlardan ve MHP gibi partilerden daha da önemlidir, anımsatmak istedik.