Yazan: Turgut Koçak 9 Nisan 2014
Dün mecliste partisinin grup toplantısına giderken Kemal Kılıçdaroğlu saldırıya uğradı. Saldırıyı gerçekleştiren kişinin Erzurum nüfusuna kayıtlı Orhan Övet olduğu açıklandı. Saldırıyı gerçekleştiren Orhan Övet olaydan sonra Alperen Ocakları’na üye olduğunu belirttiyse de BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır anında açıklama yaparak bu kişinin Alperen Ocakları’na üye olmadığını açıkladı.
Saldırıyı gerçekleştiren kişi öyle anlaşılıyor ki, iz azdırmak istiyor. Olaydan kısa süre sonra bu kişi ile ilgili yapılan açıklamada uyuşturucu ticareti de dahal pek çok adli sicili bulunduğu yönünde açıklamalar geldi. Aynı kişinin internet sayfasından da bilgiler aktarılarak psikopat olabileceği yönünde görüşler ileri sürüldü. Çünkü bu kişinin internet sayfasında, Abdullah Çatlı’dan tutun da El Kaide militanlarına, oradan Deniz Gezmiş’e kadar birçok resim ve açıklamalar yer alıyor.
Bu kişi ile ilgili psikopat saptaması yapılması gerçekten de düşündürücü. Eğer kişi hakkında psikopat olduğu yargısı egemen olursa işte o zaman bu kişi hakkında derinlikli bir araştırmaya gerek duyulmaz olay da kapatılır gider. Madem kişi psikopattır, öyleyse bu kişi aklına eseni yapabilir. Arkasında da bu kişiyi yönlendirecek kişi ve kişiler aranması boşunadır izlenimi yaratılmak istendiği için birileri hep böylesi saptırmalara sarılır.
Kaldı ki, kişinin psikopat ya da ne bileyim aklı dengesinde bir bozukluk olması saldırının altında yatan gerçekleri örtmek için bir gerekçe olamaz. Ve zaten bu tür saldırılar da normal insanlarla gerçekleştirilemez. Saldırı için kişi uygun bir psikolojiye sahip olması gerekir. Ancak böylesi kişilere birileri tarafından suç işletilebilir. Bize göre de adı geçen kişinin bu suçu işlemiş olmasının arkasında kesinlikle AKP zihniyeti vardır.
Bugün Recep Tayyip Erdoğan’ın tepetaklak gidişini önleyecek bir gücün olabileceğini düşünemiyorum. Bu yüzden de Recep Tayyip Erdoğan ve Partisi çıkışı kendisine oy veren kitleleri kemikleştirmkte görmektedir. Dolayısı ile Recep Tayyip Erdoğan ve partisi sürekli olarak saldırgan bir politika izlemekte ve de izleyecektir de. Adı geçen Orhan Övet bu yönde yayları sıkılmış ve bu suçu işlemeye gönderilmiş bir oyuncaktan başka bir şey değildir.
Olaydan sonra güvenlik görevlileri adı geçen şahsı hızla oradan uzaklaştırmışlardır. Bu şahıs bu yolla hem linç edilmekten kurtarılmış, hem de kendisini bu suça yönlendiren kimselerin olup olmadığını açıklaması önlenmiştir diyebiliriz. Bu kişinin açıklamalarına bakılırsa; yok kafası kızmışmış da, yok vatanserlik hasletiyle böyle bir şeye kalkışmış da falan filan. Bu olay sonrası kamuoyuna yansıyan bilgiler bundan ibarettir. Yani adı geçen kişi bu saldırıda kullanılmış ve suçu da adli vakaya indirilerek gerçeklerin üstü örtülüvermiştir.
Sonuç olarak bu son saldırı da, Recep Tayyip Erdoğan ve partisi AKP’nin izlediği politikanın sonucu diye okumak gerekir.
AKP’yi yerinde tutmanın toplumu cepheleştirmenin dışında hiçbir yolu kalmamıştır.
Bu yüzden de bilmem 50 küsur adli sicili olan bir psikopatı ya da delibaşı ortaya atarak AKP’nin bu suçun sorumlusu olduğunun üstü örtülemez.
Örtülmeye kalkışılsa ve de unutulup suç sözü geçen psikopat ve delibaş kişinin üzerinde kalmış olsa da bu olayın böyle olup bittiğine kimse inandırılamayacak, işin içinde AKP’nin olduğu kafalara kazınacaktır.