ERDOĞAN NE DİYOR?

Yazan: Turgut Koçak 10 Mayıs 2013

Erdoğan ABD’ye gitme hazırlıkları yapıyor ya, yine incilerini arka arkaya dizmeye başladı. ABD’de yayınlanan bir gazeteye ve NBC televizyonuna verdiği demeçte özetle Suriye konusuna ağırlık vermiş ve şöyle demiş; “ABD Suriye’ye bir kara hareketi yaparsa destek veririz.” Öyle ya Türkiye Recep Tayyip Erdoğan’ın babasının çiftliği, istediği gibi davranabilir, istediği kararı alır ve uygular. Kimsenin de kendisini durdurmak için yapacağı bir şey yok sanıyor. Zaten başkanlık konusu ile ilgili olarak yaptığı konuşmalarında muradının ne olduğunu gizlemeksizin açık açık dile getirdi. Konuşmasında Osmanlı Padişahlarını da örnek göstererek başkanlığa atalarımızdan alışkınız benzeri açıklamalar dile getirdi. Şimdi de kalkmış Suriye’ye karadan Amerikalıların girmesi halinde Türkiye’nin de yardım edeceğini, Suriye’de bir koridor açılması ve uçuşa yasak bir bölge ilan edilmesini gerektiğini sıralıyor. Öyle ya beyefendiye göre bu konuda bir tek kendisi yetki sahibi. Bakanlar Kurulu, TBMM ve devletin öteki kurumları en önemlisi de halkımızı yok sayıyor. Suriye’de yaşananları öylesine tersine çeviriyor ki, Beşar Esad yönetiminin muhaliflere karşı kimyasal silah kullandığını söyleyecek kadar ileri gidiyor. Oysa bu konuda araştırma yapan BM heyeti; kimyasal silah kullanan tarafın Özgür Suriye Ordusu denilen çapulcular olduğunun açıklamasını yaptı bile. Ne garip değil mi? Recep Tayyip iktidarı neredeyse her gösteride biber gazı kullanıp ortalığı gaza boğmuşken, Recep Tayyip Erdoğan’ın adı da ‘Kimyasal Tayyip’e çıkmışken o başkaları için aklına geleni söylemekten çekinmiyor.

Ancak ABD, Recep Tayyip Erdoğan’ın onca hizmetine karşın yine de çok memnun olmadığını açıklamaktan çekinmiyor. ABD’ye göre Recep Tayyip Erdoğan iktidarı Suriye’ye karşı El Kaide gibi terör örgütlerine kapısını açmış, bu örgütleri Suriye sınırında sonuna kadar destekleyip koruyor. Bu yüzden de AKP’nin bu politikadan vazgeçmesi dile getiriliyor. Daha da ileri gidilerek bu tür terör örgütlerinin Türkiye’ye de günün birinde zarar vereceğinin altı çiziliyor. Oysa ABD bu terör örgütleri yerine emperyalistlerin adına doğrudan Türkiye’nin müdahalesini daha yerinde buluyor ve AKP iktidarının bu konudaki ikircikli davranışını da üstü kapalı olarak eleştiriyor. Özgür Suriye Ordusu gibi çakma bir muhalefet ortaya çıkarıldığında emperyalist Batı her anlamda bunları destekleyip her türlü yardım konusunda yüreklendirmiyorlar mıydı? AKP iktidarı ise amaca giden yolda her yol mubahtır diyerek kimlerle kolkola girdiğini bizler bilmiyor muyduk?

Evet, önemli sorunlar yaşanıyor. Bu sorunları Recep Tayyip Erdoğan bir kez daha Obama ile görüşmek için ABD yolcusu. Bizler bu tür görüşmelerin ne Türkiye’nin ne de Suriye’nin yararına olmayacağını zaten biliyoruz. Erdoğan’ın bu gidişi sonrasında İsrail’le düzeltilen ilişkilerin daha da ileriye taşınması yolunda adımlar atılacağını da gözardı etmemek gerekiyor. Bu konuda özet bir düşünce ortaya koyarsak; AKP iktidarının ABD ile yapacağı her türlü anlaşma ve ortak tavır alması ülkemizde ve bölgemizde kesinlikle yaşanacak bir yıkımın daha da ileriye götürülmesinden ibaret olacaktır. Sık sık Türkiye’ye gelip giden Amerikan yetkililerinin bugüne dek ortaya koydukları düşüncelere baktığımız zaman bunları rüzgar sayarsak Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerika’ya gidip yapacağı görüşmeler sonrası ortaya çıkacak olan şeylerin de fırtına olacağını aklımızdan hiç ama hiç çıkarmamalıyız.

AKP iktidarı ile birlikte Türkiye çok daha ağır sorunlar yumağının içine yuvarlanmıştır. AKP iktidarının bugüne kadar uyguladığı politikalardan geriye dönüşünün de olanağı yoktur. Çünkü AKP ne olursa olsun iktidardan düşmeyi göze alamaz. Alırsa bugüne kadar açık gizli emperyalist güçlerle yaptığı ne kadar anlaşma varsa hepsinin bir şekilde hesabını vermek zorunda kalacaktır.

Şu akil insanların yürüttüğü “çözüm süreci” var ya bu yönde çalışmalarını yürütmüş olan akillerle’ Başbakan 7 saati bulan bir değerlendirme toplantısı yapmış.

Sonuç mu diyorsunuz, ne olacak fasa fiso. Size, “biz bu tezeği niye yedik” öyküsü anlatacaktım ya daha erken ama bu konu ile ilgili bir yazı yazıp ve tezek öyküsünü de sonuna ekleyecek bu konuya çok kafa yormuş olan liberallere buyurun tezeğe diyeceğim.

Bekleyin!