Yazan: Turgut Koçak 24 Eylül 2020
AKP iktidarı ile birlikte dibe vuran eğitim sistemimiz ne yapılsa belini doğrultacak gibi görünmüyor. Bu yüzden de öğrenci anne ve babaları yemiyorlar, içmiyorlar iyi bir eğitim görsünler diye çocuklarını özel okullara gönderiyorlar.
Malum hepinizin bildiği gibi devlet okullarında sistem öyle sık değiştiriliyor ki deyim yerindeyse arkasından ışık hızı ile koşsanız bile yetişemiyorsunuz.
Doğru dürüst dersler sistemden kaldırıldı. Ne müzik ne resim ne felsefe dersleri bırakılmadı.
Bunların yerlerine hem de en tartışmalı konuları içeren din dersleri kondu. İşe yarar liseler kapatıldı, Anadolu liselerinin yerini bile Anadolu İmam Hatip Liseleri aldı. Üniversitelerimiz ise üniversite olmaktan çıkarıldı. Rektörüydü, dekanıydı, profesörüydü akademik kavrayıştan yoksun kimseler ortalığı doldurdu. 18 yıllık AKP iktidarı döneminde koskoca profesörlerin yerini karacahiller aldı. İçlerinde eğitimli olmayı yerenlerin sayısı hiç de az değil. Öyle ya eğitimli olanlar AKP’ye oy vermiyormuş. Vermez, niye versin ki? İnsan elbette geleceğini karartan bir partiye oy vermez. Bu yüzden de AKP daha çok eğitimsiz kesimlerden oy aldığından eğitimsizliğe hepsi birden neredeyse övgü düzecekler.
Evet, bir de AKP yüz bin yeni üye kampanyası açtı ya dün yazdık, dedik ki bu kampanya ile AKP’ye üye olsa olsa dandik üye olarak niteleyeceğimiz kimseler üye olur. Çünkü insanlar, üye olursak belki bize iş bulunur iş bulunmazsa bile yardım verilir hesabındalar. Dolayısı ile AKP’nin yüz bin üye kampanyası AKP’ye kesinlikle bir şey kazandırmayacaktır ama AKP’nin ne denli eğitimsiz bir tabana oturduğu da bir gerçek olarak karşımıza çıkacak. Hem sonra AKP’ye üye olanlar içinde elbette okul bitirmiş uyanıklarda yok değil elbette. Onların özelliği ise bir yerlerden bir şey kaparız sevdasının dışında bir şey değil.
Uzatmayalım AKP ne doğru dürüst halkın çocuklarının eğitim görmesini ister ne de gözlerinin açılmasını. Eğer İmam Hatip Okulları’na giderse de iş zaten kolay. Çünkü AKP gibi dinci ve gerici partiler buraları kendinden sayıyor, arka bahçesi olarak görüyor.
Biz bildik bileli bu gerici ve dinci kesimler iyi eğitim görmüşleri küçümserler. Yeri gelir akıllarınca alaya kalkarlar ki kendileri halk adamı gibi algılansın. Bugün üniversite rektörlerinin içinde ne tür insanlara rastlıyoruz. Bunların bazıları eğitimli ve birikimli insanlardan nefret ediyorlar. Ellerine bir fırsat geçtiğinde de alaya alıp aşağılık komplekslerini gideriyorlar. Sözün özü AKP iktidarı ile birlikte ülke cahiller tarlasına döndürüldü. Yaşamlarında bir baltaya sap olmamış kimselerin yaşamın her alanında saldırganlıklarının altında da bu tür anlayışlar yatıyor. Bunların bekçileri öyle, hatta Belediye Başkanı Tevfik Göksu gibi bir sürü cehalete övgü düzen sırıtık adakları var. Kadınların hak ve özgürlüklerine yönelik tüm saldırılar bile bu tür çevrelerden geliyor. İçlerinde Bakanı var ettiği söz söze benzemez, hukukçusu var ne söylediğine ne de davranışına bir anlam veremezsiniz. Örneğin Burhan Kuzu sahi Anayasa profesörü mü? Öyleyse nasıl olur da bir uyuşturucu kaçakçısı için devreye girer. Eski bakanlardan Muammer Güler’i anımsadınız mı, sahi o kimin önüne yattıydı? Ve rüşvet alan diğerleri nasıl insanlardı söyler misiniz?
Uzaktan eğitim için EBA çöktü de bakan çıkıp iyi oldu diye yüzünde güller açan bir hava ile konuşmadı mı? Çökse ne olacak çökmese ne? Onca zaman hiçbir hazırlık yapmamış olan bir iktidar ve Cumhurbaşkanımızın dirayeti ile söze başlayan bir eğitim bakanı ve öteki bakanları olsalar ne olur olmasalar ne? Kızılay bile şimdi herkese mesaj atıp çocuklara bilgisayar alınması için harekete geçmiş. Bunlara hayrola siz nerden çıktınız diyeceğiz ya demeye ne gerek var, vardır bir bildikleri. Toplarsın paraları, harcadığını harcar harcamadığını da yersin içersin olur biter. Bilmiyor muyuz buraların ne hale getirildiğini… Yok, yok sizin EBA’nız da çöker sizin bütün çabalarınız da boşa gider. Çünkü eğitimsizsiniz, çünkü kuru kalabalıktan ibaretsiniz o kadar. Onca işbilmezi salt kayırmaca olsun diye getirdiğiniz yerlerden başarı bekliyor musunuz bilmem de hiçbir şey başarılamayacağını çok iyi bilirim. Eğitimi uzaktan da yapsanız yakından da sizden bir halt olmaz.
Bu yüzden okuyan iyi eğitimli insanlara karşı kin ve nefret besliyorsunuz.
Onlara karşı her türlü baskıyı uygulamaktan çekinmezsiniz.
Hukukta neymiş, bize ne hukuktan diye düşünürsünüz.
Onca zorluğa karşın sizlerin hayatını kurtarmaya çalışan sağlıkçılara karşı şiddet kullanmaktan çekinmezsiniz. Çekinmeyin bakalım bu işi nereye kadar götürecek, tarikatçısı, cemaatçisi, vakıfçısı, üfürükçüsüyle daha ne kadar ayakta kalacaksınız göreceğiz…