EEE NE OLACAK BU SAĞLIKÇILARIN HALİ?

Yazan: Turgut Koçak 9 Şubat 2022

Ülkemizde elle tutulur ne kurum kaldı ortada ne de kuruluş. Durum bu olunca insan sağlığı ile ilgili mesleğin önemi ne kadar büyük olursa olsun sistemin taktığı yok. Sağlık alanında çalışanlarında hiçbir değeri kalmadı. Şu Korona salgınının ilk başlarında neredeyse toplumca sağlık çalışanlarına ne övgüler düzdük, onlar için neler söyledik neler anımsıyorsunuz değil mi? Sonra üstümüze tıpkı kıran gibi gelen ölümlere ve hastalanmalara da çabuk alıştık. İlk başlarda sağlıkçılara özverilerinden dolayı çalışma koşullarının iyileştirilmesinden alacakları ücretlere kadar iyileştirmeler bazılarının ağzında sakızdı fakat bu sakız çok çiğnendiği için çürüdü. Çürüyen sakızı hâlâ çiğneyip duran bir iktidarla karşı karşıyayız. Artık doktorlar, sağlık personeli ve tüm sağlık çalışanları bir başka gözle görülüyor. Oysa salgının ilk günlerinde onlar topun ağzındaydı pek çok sağlıkçımızı da ne yazık ki yitirdik.

İktidarın izlediği politika yüzünden sağlık çalışanına gösterilmesi gereken ortada ne saygı kaldı ne de onların da sizin bizim gibi insan oldukları düşünüldü. Sağlık çalışanına nöbet üstüne nöbet konularak yaşamları çekilmez hale geldi.

Yeri geldi saldırıya uğradılar, yeri geldi canlarından oldular. Sıkışan iktidar doktor ve sağlık çalışanlarını hedef tahtasına koydu. Durumdan vazife çıkaracak olan sayısız aklı kırık kimse ise pek çok neden ileri sürerek doktorlara ve sağlık çalışanlarına şiddet uygulamayı kendilerinde hak gördüler. Seçmenden oy alma kaygısına düşen iktidar bazılarına şirin gözükmek için hekimlerin gerçekte onların hizmetinde olduklarını her fırsatta dile getirerek bir kesimi şişirdiler de şişirdiler. Bu tercih nedeniyledir ki kaliteli sağlık hizmeti sunulmasının önü kesildiği gibi sağlık çalışanlarının ne ücretlerinde ne de çalışma koşullarında iyileştirmeler oldu. Bu yüzden sayısız doktor ve nitelikle sağlık elemanı istifa edip başka ülkelere gitmeyi seçtiler. Bu konuda üstünde düşünülmesi gereken rakamlar var.

Sonuçta isteklere kulak tıkandı. Bu yüzden de bıçak kemiğe dayandığı için sağlık çalışanları 7/8 Şubat’ta acil işlemler dışında hasta bakmayı ve işlerini durdurdular. Sorunlarını ülke genelinde duyurdular. Pek çok meslekte olduğu gibi sağlık çalışanları alanında da sağlık personelinin görevleri birbirini tamamlayan görevlerdir. Hemşiresiz, laborantsız, teknisyensiz kısaca sağlık çalışanı bir bütün olarak birbirlerini tamamlar. Bu nedenle de sorunlarının bir tekini bile atlamadan çözülmesi gerekir. Ancak iktidarlar bu konuda elle tutulur hiçbir görevi yerine getirmiş değillerdir. Bu yüzden de başta doktorlarımız olmak üzere yurtdışına gitme peşindedir. Yapılan hesaplamalara göre bir doktor devlete aşağı yukarı 500 bin dolara mal olmakta bu gidere ailesinin özverisi eklenmiş değildir. Bizim ülkemizde gerçeklerin dışında yaşayan iktidarlar özellikle de şu andaki iktidar AKP ve saray iktidarı kulak tıkamış olup her alanda olduğu gibi sağlık çalışanlarının sorunlarına da eğilmeyerek bir yıkıma imza atmaktadır ki gelecekte bu vurdumduymazlığın faturası gerçekten de çok ağır olacaktır.

Doktorların şikayetleri çok. Performansa dayalı bir görev anlayışı yüzünden kaliteli bir sağlık hizmeti verilmesinin olanağı kalmamışken, biriken hastaları 5 dakikada muayene edip işin içinden çıkılmasının önerilmesi hangi vicdana ve anlayışa sığdırılabilir? Neden işini doğru dürüst yapmak isteyen doktorlarımızın görevlerini yapamaz hale gelmeleri için olmadık yollara başvurulur? Onca tehlikeyle karşı karşıya kalanlar bir de üstüne üstlük bir sürü moral bozukluğu ile karşı karşıya bırakılarak kendilerinden görev yapmaları istenirse nasıl bir sonuç alınır? Kim nasıl 36 saatlik bir çalışmaya dayanabilir? Tüm sağlık çalışanlarının sorunu ve üstlerindeki yükleri biliyoruz ağır. Hepsi büyük bir titizlikle ele alınmalı ve çözüm yollarına gidilmelidir.

2 gündür ülke genelinde hekimler seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Çok fazla yankı getirdiği söylenemez ama öyle görülüyor ki hak aramaların arkası gelecek. 17-18 Şubat’ta aile hekimleri Ankara’ya gelip seslerini duyurmaya çalışacaklar.

Aynı hak arama yöntemi ülke geneline yayılacak. Biz isteriz ki bir yeri ağrısa doktora koşan yurttaşlarımız bu konuda duyarlılık göstermeliler ve doktorlarımızın yanında yer almalılar. Yok, duyarlı davranılmaz ve es geçilirse yarın her birimizin sorunları söz konusu olduğunda da kimsenin duyarlılık göstermediğini görür ve çok üzülürüz çok.

Ne dersiniz iktidarlar bu politikalarını sürdürürlerse bir sorun yaşadığımızda gidecek ve derdimize çare olacak doktor bulabilecek miyiz? Bence bu fırtına da uzak değil. Ne derler ektiğini biçersin. İktidar ektiğini biçiyor tamam da bizlerin yani halkın hiç mi bu iş de suçu yok hiç mi? Zaten artık ilaç bulamıyorsunuz. Öyle görünüyor ki bundan böyle paranız kadar konuşun derler ya paranız kadar hizmet alacaksınız.

Tehlike kapıyı çalmaya başladı bile…