CUMADAN CUMAYA GERİCİLİK MESAİSİ

Yazan: Turgut Koçak 6 Temmuz 2013

Irak’ın işgali ve sonrasındaki Irak’ta yapılan kıyımı anımsıyor musunuz? O dönem cuma namazından sonra gericilerin Irak’ta Amerika ve ortaklarının işlediği katliamlar, işkenceler ve tecavüzler bir kez olsun gündeme getirildi mi? Getirilmediyse niçin getirilmedi de, Mısır’da Mursi’nin devrilmesi sonrasında bu zevat yeniden niye sokağa döküldü? Bu sorunun yanıtı hiç de zor değil, eğer biraz kafa yorulursa. Çünkü işgalci ülke Amerika’ydı, Amerika’yı destekleyenlerin başında da Amerikan işbirlikçisi AKP iktidarı vardı. Öyle ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın gözü öylesine dönmüştü ki, neredeyse ülkemiz toprakları üzerinden Amerika ile birlikte Irak’la savaşa girecek ve doğrudan savaşın ortağı olacaktı. Doğrudan olmadıysa da Irak’ın işgale kalkışılmasının başından sonuna kadar Recep Tayyip Erdoğan iktidarı Amerika’nın yanında yer aldı.

Bütün bu gerçekler öyle çabuk unutuldu ki, arkasından gelen “Arap Baharı” ile birlikte bir kez daha Arap coğrafyasında yer yerinden oynadı. Bu dönemde de Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarı Arap ülkeleri için rol model olarak gösterildi. Birden bire sahneye fırlayan Recep Tayyip Erdoğan Mısır başta birçok Arap ülkesine gidip geldi. Artık Recep Tayyip Erdoğan’ın keyfine diyecek yoktu. Kendisini dünya liderleri arasında saymaya başladı ve yandaşları da Erdoğan ne derse harfi harfine uydular.

Mısır iktidarının konuşuyoruz ya, uzun zaman sonra Müslüman Kardeşler Mısırda iktidarı ele geçirmişler, seçimlere katılanların çok düşük olmasına ve kullanılan oyların yüzde yirmilerde seyreden bir dilimini almasına karşın Mursi Selefilerin partisi Nur Partisi’nin desteğini de alarak cumhurbaşkanı seçilmiş, arkasından da Mısır’da şeriat hükümlerinin uygulanacağını ilan edivermişti. Hatta durumun iyiye gitmeyeceğini düşünen Recep Tayyip Erdoğan Mısır ziyaretinde Mursi’yi uyarma gereği duymuş, “Mısır’da laiklik uygulanmalı” demişti.

Mursi’nin işbaşına gelmesi ile birlikte Mısır ekonomisi çökme noktasına geldi. Tıpkı ülkemizde olduğu gibi iktidar yanlıları sonuna kadar kayırılıp Mısır’ın olanakları Mursi yanlılarına akıtılmaya başlandı. İş bu kadarla da kalmadı. İktidarın tepesinde oturanlar ayrı inançta olanları tehdit etmekle kalmadılar, katletmeye de başladılar. Yine Mısırlı olan ve büyük bir din alimi olarak Katar’da oturan zat oradan bir demeç patlatmış, bütün alevilerin katledilmesi gerektiğinin fetvasını vermişti. Bu fetvanın arkasından Mısır’da şii bir aile linç edilmiş, bütün bunlara karşın Mursi karşıtları yine de soğukkanlılıklarını korumuşlardı.

Mursi Kimdir? Mursi’nin Amerikancı olduğu kesindir ve zaten kendisini de iktidara Amerikancı olması taşımıştır. Amerikan vatandaşı olduğu da bir gerçektir. Bu durumda Müslümanlık adına kendisinin savunulması nasıl bir anlayıştır ki, cuma namazından çıkanlar Mursi’ye destek vermek için sokağa dökülmüşlerdir? Üstelik Mursi’yi destekleyenler Mısır’da ordunun iktidara el koymasına Amerika ve İsrail’in sesinin çıkmadığını söyleyerek akıllarınca Mursi’yi nasıl göstermek istiyorlarsa köylü kurnazlığına başvuruyorlar. Durum çok açıktır sayın cumacılar. Mursi, tıpkı sizin gibi sapına kadar Amerikancıydı ne var ki, Mursi’nin artık deliğe süpürülmesi zamanı geldiği için Amerika da, Batı da, hatta çok karşı olduğunuzu söylediğiniz İsrail de tabiki de susacak ve Mursi’nin ellerinde olan akibetini seyredeceklerdir.

Şimdi Mursi’yi destekleyenlerin başında Recep Tayyip Erdoğan geliyor. Erdoğan’ın da izlediği politika nedeniyle sonu yaklaşmıştır. Erdoğan’ın halk tarafından iktidardan gönderildikten sonra hangi ülkede sizin gibi Müslümanlar cuma namazından çıkıp Erdoğan’ın arkasındayız diyecekler göreceğiz.

Bizler Amerika’nın işbirlikçilerine neyi reva gördüğü konusunda sayısız uyarılarda bulunduk.

Ne demişler KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ. Mursi’nin de yazgısı böyledir, Mursi gibi olanların da.

Artık sizler de cumadan cumaya camiden çıkar daha çok gösteri yaparsınız çok…