Yazan: Turgut Koçak 7 Ocak 2020
Yandaş basınla ilgili onca şey yazılıyor, söyleniyor yine de bazıları orda boy göstermekten bir türlü vazgeçtikleri yok. Bu kanalların amacı gerçekleri ortaya çıkarmak değil. Tıpkı kendi kanalları gibi yandaş bazılarını salt şirretlik yapsınlar diye tartışma programlarına çağırıyorlar. Doğal olarak çağrılanlarda görevlerini yaparak karşı tarafı şirretlikle susturarak AKP ve saray yandaşlarına bakın, görün biz nasıl da karşımızdakileri susturuyoruz görüntüsü veriyorlar. Bu şirret saldırılar karşısında diyeceklerini zaten tam olarak diyemeyen, ne söyleyeceklerini de yaratılan ortamdan dolayı zaman zaman unutanlar oluyor. Bu yüzden de bu yolda gerçekte mağlup olanlar galip gelmiş olmanın sevinci ile pişkin pişkin oturdukları koltuklarında sanki önemli bir şey yapmışlar gibi şişindikçe şişiniyorlar.
Dün akşam CNN’de Ahmet Hakan’ın programı vardı. Bir tarafta AKP’nin bilinen ismi Mehmet Metiner, karşısında İsmail Saymaz, Gazeteci Zafer Şahin’in karşısında ise Gazeteci Necdet Saraç bulunuyor.
Bu tartışmaları izlemek öyle zor öyle zor ki ben kendi adıma hiçbir zaman karşımdakileri görüp de böyle bir programa çıkmam. Çıkmam çünkü örneğin Mehmet Metiner vatanseverlikten, şundan bundan dem vurup İsmail Saymaz’a kolaylıkla kendisi gibilerin hem ülke düşmanı hem de akılsızlar olduklarını çok rahat söyleyebiliyor. Üstelikte savunduklarına baktığınız zaman palavra sözlerin ötesine geçmeyen hamaset dolu konuşmalar yaparak kışkırtıcı bir dil kullanan Mehmet Metiner’in dikkate değer tek bir düşüncesi yokken hep saldırı hep saldırı yöntemi ile AKP ve sarayın ne kadar büyük işler başardığını söyleyen tırı vırı sözlerden ibaret sözleri Ahmet Hakan’ın da yardımıyla sineye çekilmek zorunda kalınıyor. Aman efendim, Hafter sekülermiş de, bu yüzden CHP ve buradaki tartışmacılar Hafter’i sahipleniyorlarmış da, iktidarın karşısında yer alanlar, ÖSO’ya niye terörist diyorlarmış da, Türkiye’nin büyük devlet oluşuna neden inanılmıyormuş da, biz Libya’ya gidersek neler yapacağımızı hesaplamışız da, bizler emekli olmuş askerlerin söylediklerini önemserken niye Genelkurmay aklını görmüyormuşuz da palavra üstüne palavra, palavra üstüne palavra esip yağıyorlar.
Hele gazeteci miymiş ne Zafer Şahin hepten uçmuş. Vuruyor, kırıyor, herkese diz çöktürüyor, bizler onun gibi düşünmediğimiz için de onun katında vatan haini oluyoruz, bize giydirdikçe giydiriyor. Aman Allah’ım neler neler madem İsmail Saymaz emekli paşalarla görüşmüş kendisi söylemeyecektim ama ben halen görevde daha yüksek paşa ile görüştüm diyerek sözcü numarasına yatıp kocaman kocaman yalan yanlış bilgileri savurdukça savuruyor. Bu tartışma öyle düzeysizleşiyor öyle düzeysizleşiyor ki sonunda ülke yararına AKP ve sarayın attığı tek bir adım yokken stüdyodakiler hep birlikte Türkiye’nin üstün çıkarlarında ortaklaşıveriyorlar. Bu saatten sonra da ortada ne insanlık, ne başka ülkelerin yaşam hakkı, hepsi hepsi tuzla buz olup CNN stüdyosunda dağılıp çöpe dönüşüyor.
Bu yüzden de orada her bir insanın iradesine ipotek konulduğu için ancak faşistlerin içine sindirecekleri ortak bir noktada buluşulmuş oluyor. Çünkü madem ülkemizin çıkarları; Esad gitmeli, Suriye yıkılmalı, Amerika kıyamete kadar bölgede kalmalı, mezheplere bölünmüş İslam alemi birbirini yemeli, ama bizim tuttuğumuz mezhep kazanmalı, Hafter de kimmiş, Mısır da ne oluyormuş, biz büyük devletmişiz, evvel Allah hepsinin burnundan fitil fitil getirirmişiz. Dahası Osmanlı hayalini niye sahiplenmiyormuşuz uçuk kaçık bir sürü düşünce ve suçlama ortalığa saçılıveriyor.
Sonra efendim İsmail Saymaz gibileri bu kadar da olmaz dedikleri için kulakları kahramanlık masallarıyla patlatılmış olarak CNN stüdyolarının dışına konuluveriyorlar.
Heyy kendisini ilerici, devrimci, demokrat ya da bilmem ne sanan arkadaşlar niye bu tartışmalara meze olmaya bu kadar teşnesiniz? Niye çağrıldığınızda Ahmet Hakan biz seni tanıyoruz, CNN’i de tanıyoruz, çağırdığınız konuklarınızı da biliyoruz demiyorsunuz da koştura koştura meze olmaya gidiyorsunuz? Hem siz de biliyorsunuz ki sizin düşüncelerinizi anlatma fırsatınız bile olmayacak. Madem AKP ve sarayın görüşlerine karşısınız size mücadele edecek alan mı yok da kalkıp onların minderinde güreşmeye çıkıyorsunuz.
Biz size söyleyelim hepiniz bencilliğinize yeniliyorsunuz. Kendinizi göstermek için her yere koşmak gereği duyuyorsunuz.
Oysa oradaki gerçekleri görüp gitmeseniz, AKP ve saray yandaşları da kendileri çalıp kendileri oynasa yani kendi hapishanelerine hapsedilseler var ya bal şeker olacak ama nerde sizde bu gerçeği görecek görse bile bencilliğine yenilmeyecek irade…