BU NUMARALAR BAYATLADI KİMSE YEMEZ!

Yazan: Turgut Koçak 11 Aralık 2021

İnsanlar tarih boyunca bir hurafenin peşinde birilerine hizmet etmiş. Bu hal sanıldığı kadar kolay olmadığı için de neler uydurulmuş neler. Ki bu yüzden de insanlar zaten içinde yaşadıkları sistem tarafından çarpılmışlar bir de kafalarına kör inançlar şırınga edilerek çarpılmaları sağlanmış ki bütün mazlumların böylece eli kolu bağlanmış. Bu da mı yetmiyor. Allah’a asi gelen biri yüce düşünceler aşkına çarmıha mı gerilmemiş, ateşe mi atılıp yakılmamış, ipe mi çekilmemiş karnı mı deşilmemiş, akıl almaz işkenceler mi uygulanmamış ve gelmişiz bugüne.

Kafamızın içinde beynimiz var. Öyle bir sistem ki o sistem görmemizi, duymamızı, hissetmemizi, bir şeyi anlamamızı, yorumlamamızı, çıkarsamalar yapmamızı, bölmemizi, çarpmamızı, en karmaşık problemlerin bile içinde çıkmamızı sağlıyor tabi iyi bir eğitimden geçildiğinde oluyor bunların hepsi.

Ama birileri çıkıp bize bu işin böyle olmadığını söyleyip bir de sağ ve sol omzumuza doğaüstü bir şeyler yerleştiriyor ki ömrümüz boyunca onların ağırlıklarını taşıyarak yaşayalım isteniyor. Onlar olmasa ne düşünürüz ne de kollarımızı oynatabiliriz. İyi olmamızı da sağlayan onlar, bizi yoldan çıkarıp öbür dünyalığımızı yitirtecek de olan onlar. Bizde akıl, fikir ne gezer ki onlar söylüyor bizler de bir robot gibi onların söylediklerini yapıyoruz. Yapıyoruz da her nasıl oluyorsa bazı istenmeyen şeyler yaptığımızda da biz öbür tarafta cennet ve cehennemle sınanıyoruz iyi mi?

Bu tarafta işler böyle oladursun. Bizleri birileri olağanüstü şeylerle elsiz ayaksız bırakmaya çalışsınlar yine de doğanın hükmüne hükümleri geçmiyor. İnsanlar yüz yıllık uykudan uyanır gibi gözlerini yavaş yavaş açıyorlar. Çevrelerine bakarak uyumalarının nelere mal olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Artık bu böyle gitmez diye mırıldanıyorlar da bir türlü silkinip yerlerinden doğrulmaya cesaretleri yetmiyor. Fakat o da ne bu böyle gitmez ki. Doğrulup kalkmaları ve silkinip ayağa dikilmeleri gerekiyor.

Ah bu saray bizleri nelerle kandırdı nelerle. Ay’a mı gitmeyecektik? Uzaya kendi yurttaşlarımızı mı göndermeyecektik? Bunların hepsi “Milli uzay Programı” tanıtım toplantısında milletin önüne çıkıp söylendi. Tarih olarak da Ay’a sert inişin tarihi 2023 olarak belirtildi ama şimdilerde o yakalardan ses seda gelmiyor.

Milli Uzay Ajansı’nda 27 kişi çalışıyor, bunları altısı kadrolu 21’i de görevlendirme ile çalışıyormuş. Peki, NASA’da çalışan sayısı kaç? 17 bin 800, Avrupa Uzay Ajansı’nda çalışanların sayısı ise 2 bin 200 kişi. Bizim Milli Uzay Ajansı’nın 2022 yılı ayrılan bütçesi 61 milyon 293 bin lira NASA’nın bütçesi ise 20 milyar dolar.

Eh bu kadar safsata ile bu iktidar ne anlatmış oldu ki Ülke yurttaşlarına? Bize göre çok şey. Çünkü bu safsatalar açıklandığında ülkemizdeki bir sürü baldırı çıplak sevine sevine sevindirik olmuşlardı. Yaparsa bizim liderimiz Erdoğan yapar diyerek ortalıkta az caka satmamışlardı hani. Bunların içinde kelli felli profesör sıfatıyla dolaşanlar bile vardı da onlardan bile durun ne oluyoruz diye bir fısıltı bile çıkmamıştı. Uzay aracıyla 2023 yılında Ay’a sert iniş yapamayacağım ama ekonomimiz gerçekten de öyle bir sert iniş yaptı ki deyim yerindeyse bu sertliğe dayanamayan ekonomi tuzla buz oldu.

Efendim bu kadar değil tabi. Daha bizim bilmediğimiz neler neler yapılmış kullanılmak için gününü bekliyorlardı. Konya’da sır gibi saklanan ne uçakların montesi bile hazırdı. Bu konuda fotoğraf yayınlaya bazı AKP trolleri fotoğrafın altına da “BU DA KILIÇDAROĞLU’NA KAPAK OLSUN” diye yazmışlardı. Yazmışlardı da gerçeklerle yüzleşmek uzun sürmedi. İş gelip Türkiye’nin batırılmasına kadar geldi dayandı. Halkın öfkesi giderek artıyor. Öyle ya böyle giderse ne olacağını kimse kestiremez. Bu yüzden de hemen başka bir silah bulup halkın öfkesini dindirip yumuşak inişle etkisiz kılmak zorunlu hale geldi diyebiliriz.

Bu da artık dinden başka bir şey olmayacak. AKP ve saray iktidarı artık ne dini numaralar çekecek hepimiz göreceğiz. Zaten Erdoğan bu konuda buyurdu bile. İlk yolu açanın arkasından kimler gidecek göreceğiz.

Göreceğiz de bu din istismarı numaralarını da bundan böyle kimse yemez anlıyor musunuz KİMSE YEMEZ!