AKP'NİN DEMOKRATLIĞI

Yazan: Turgut Koçak 15 Şubat 2015

Bir söz vardır ‘kendine Müslüman’ diye, işte AKP’ninki de o hesap, AKP ne istiyorsa kendisine isteyen bir anlayışın partisi ve iktidarıdır. Bu yüzden de eğer bunlar ‘demokrasi’ diyorlarsa bilin ki, bu sadece ve sadece kendileri içindir, başkaları içinse istedikleri demokrasi falan değil doğrudan diktatörlüktür. Nitekim ülkede en demokratik hak istemleri bile bunlar tarafından en ağır polis saldırıları ile karşılanıyor. Gaziantep’teki esnafın yürüyüşünü engellemek için gaz sıkmayan polise amirleri ve arkadaşları tarafından neler yapıldığını gördüyseniz bu zihniyeti anlamakta zorlanmazsınız. Öyle komseri açığa almak falansa sadece ve sadece gösterişten ibarettir. Çünkü bunlar görevlendirdikleri polislere her şeyi yapın ama bizi zorda bırakacak şekilde değil demektedirler. İşte Gaziantep’te gaz sıkmayan polisin komser ve polis arkadaşlarınca tartaklanması ve “Sık ulak sık” diye itilip kakılması AKP’yi zora sokan bir görüntüdür.

Yoksa getir punduna ağzını burnunu kül havuş et kimsenin diyeceği bir şey olmaz.

Recep Tayyip Erdoğan hop Güney Amerika’ya uçtu. Küba’da ne işi vardı bilinmez ama dönerken uçakta bir şeyler söyledi. “Küba’nın doktorları madem bu kadar iyiymiş, gelsinler bizim ülkemizde çalışsınlar bizde yararlanalım” dedi. Doğrudur, Küba’nın doktorları iyidir hem de çok iyi, ancak sen ülkendeki doktorları aşağıla, yerin dibine batır hatta iş olanakları bile zor sun ama Küba’dan doktor çağır. Neyse konumuz bu değil tabi.

Amerika’da üç Müslüman katledildi ya, tabiki de böyle bir kalkışma insanlık dışıdır. Ancak bu konuda bilinmeli ki en son söz söyleyecek kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Her şeyden önce Gezi gösterileri sırasında polislerin katlettiği 7 gençle ilgili “polise emri ben verdim” diyen biri bu konuda “Ey Obam! Ey bilmem kim!” diye konuşamaz, konuşacak yüzü de yoktur, hakkı da. “Arap Baharı” bahanesiyle kaç Müslüman canını yitirmiştir Recep Tayyip Erdoğan hiç dönüp baktı mı?

O Recep Tayyip Erdoğan ki, ABD ve Batı ülkeleriyle birlikte olup Müslüman ülkelerde karışıklık çıkarıp operasyonlar yapar ve de yüzbinlerce Müslüman’ı katlederlerken Amerika ve ortaklarını kınıyor, biz de Ey Recep Tayyip Erdoğan, Ey Ahmet Davutoğlu!" diyorduk ama sözümüz kâr etti mi? Bu tür şovları bir hap gibi yutturmaya kalkan Erdoğan hiç değil oturup biraz düşünmez mi?.

Ha, yeri gelmişken AKP Ankara İl Örgütü bilbordlara Suriyeli çocuklara sahip çıkılması için şöyle bir afiş koymuş. “DİLENCİ DEĞİL, YETİMİM, PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN (S.A.V) EMANETİYİM” Ne derler ‘Bozacının şahidi şıracı’ AKP iktidarı Suriye’deki iç savaşı örgütleyen ve İslami terör örgütlerine en büyük desteği verenlerin başında geliyor. Eğer bugün ülkemiz milyonu geçen Suriyelinin ortalıkta dilendiğini görüyorsa, yetim kalan çocukların yetim kalmasını sağlayanların başında da AKP iktidarını görmelidirler. İstanbul’da akıp giden trafiğin ortasına kendisini atıp çoluk çocuk dilenen Suriyeliler bilinmeli ki, bugün ağızlarından bu konu ile tek söz çıkmayan Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu’nun eseridir. Hem neymiş, bu çocuklar yetimmiş ve de peygamberimiz tarafından emanet edilmişler. Bu afişi yapanlarda biraz utanma arlanma olsa böyle bir afişi yapıştırmaya kalkmazlar. Çünkü o çocukları yetim bırakanlar da, dilenmesine sebep olanlar da kendileridir. Bu yüzden de dini ve peygamberi kendilerine tanık göstererek iyi bir iş yapıyormuş havasına giren yalancıların balonunu patlatmak gerekiyor. Yoksa bu ülkenin halkı bu yalancılar tarafından daha çok kandırılacaklardır.

İstanbul’da yollardaki bu içler acısı görüntüyü AKP’lilerin görmüyor olması olası mı? Eğer görmüyorlarsa bunların gözlerine perde inmiş olmuyor mu? Yedikleri insan eti, içtikleri kan olanların utanmazlığı karşısında dini alet ettikleri için insanın kanı donuyor. Suriye’de içsavaşı körüklerlerken, dünyanın her tarafından ipten kazıktan kopma teröristleri ülkemiz sınırlarından içeri sokup Suriye’de savaştırırken böyle sonuçları olacağından bir iktidar habersiz olabilir mi? Kendisini Şam Emevi camisinde namaz kılmaya odaklamış muhteremlerin Suriye ve de Türkiye halkına ne yaptıklarının farkında mıdırlar? Bu gerçekleri görmek isteyenler geceleri ortalıkta dolaşan, akıp giden trafiğin ortasına kendilerini atmış Suriyeli çoluk çocuk insanlara bir baksınlar sonra da bu görüntülerin sorumlularının kim ya da kimler olacağını bir sorgulasınlar bakalım neler görecekler o zaman.

AKP’nin demokratlığı, kim hak aradı, tepesine binecek şekilde, kim laik ve bilimsel eğitim isteğinde bulundu yerlerde sürükle vur öldür, içeri at şeklinde, kim ki insan onurunu çiğnetmiyor, hak ve özgürlüklerinden vazgeçmiyor tepele geç şeklindedir.

Bu iktidarın bir an önce yıkılıp gitmesi için daha neyin olması beklenmektedir?

Yoksa duvar diplerine dizilip kellemiz mi alınacaktır da ancak o zaman gerçekler görülecektir?

Ne diyorsunuz bunca yalanı AKP çuvalı saklamaya yeter mi?