AÇILIŞ MI? UTANMAZLIK MI?

Yazan: Turgut Koçak 29 Mayıs 2015

Öyle bir açılış yapıldı ki, yıllar geçse de unutulmayıp anımsanacak. Bizler bir valinin boyacı sandığı açılışına ve bu açılışta resim çektirilmesine tanık olmuş ve gülmüş geçmiştik ama bir Bakanın Fayton açılışını görünce doğrusu kendimizi tutamadık ve bu ne utanmaz arlanmazlık diye söylenmekten de kendimizi alamadık.

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Çanakkale Yenice’de toplu açılışlara katıldı. Toplu açılışı yapılan bir itfaiye aracı Yenice’ye daha gelmemesine karşın Bakan açılışını yaptı bile. Bakan’ın en komik toplu açılışları arasında ise bir fayton bulunuyordu. Faytonun atı yağmur altında beklemekten ıslandığı ve üşüdüğü için üzerine battaniye örtüldü. Bu açılışı aklınızda tutun ve Bakan’ın öteki açılışlarının ise ne olduğunu varın siz düşünün.

Hem bunda da şaşılacak bir şey gerçekten yoktur. Recep Tayyip Erdoğan bile yıllar önce açılışı yapılan yerleri bir kez daha açarak rekora imza atmaktadır. Açılan tesis mi desek ya da her neyse birçoğu beşinci altıncı kez açılmakta olup Gaziantep’te açılışı yapılan Diş Kliniği bile daha önce açılmış yeterli sağlık elemanı olmadığı için kapanmış, yeniden açılıp yine aynı nedenlerle yeniden kapanmış.

Bu gerçeklere karşın bu komiklikler acaba niçin yapılmaktadır? Recep Tayyip Erdoğan’ın bu tür açılışları yapmasının altında yatan şey kendisinin AKP’ye oy istemesine uydurulmuş bir kulp olduğu için böylesine zorlamalara girilmekte ve de gerçekten çok komik olunmaktadır. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir yerde miting yapması için ille de açılışa gereksinimi olmamasına karşın yine de açılışta ısrar edilmesinin bir tek nedeni vardır, o da hem Recep Tayyip Erdoğan’ın mitinglerine bir kulp bulmak hem de bu mitingleri devletin olanaklarını kullanarak bedavaya getirmektir. Daha da açık söylemek gerekirse AKP koskoca ülkenin yurttaşlarının gözünün içine baka baka devletin olanaklarıyla diğer seçime giren partilerle yarış yapmaktadır. Hani bu konuda ne yazsak az, ne kadar ağır sözler söylesek bunlar bin katını hak etmişlerdir aslında. Afyorkarahisar Valiliği devletin araçlarının AKP mitinginde kullanılması için talimat yazacak kadar ileri gidebilmekte, görevlendirilen personel ve araçların tahsis edilmesine kadar her şey yasadışı olarak yapılabilmektedir. Hem bu araçlara sahte plaka takılarak ve bu bilgilerin ilgili kurumlarda saklanmasının söylenmesi de ihmal edilmeyerek emir çıkarılabilmektedir.

AKP zihniyetinin yalancılığı ve vurgun anlayışı bütün çıplaklığı ile gözlerimizin önünden bir film şeridi gibi geçerken ne yazık ki, Yüksek Seçim Kurulunda olup bitenleri seyredip durmaktadır. Seçimlerin hakkaniyet içinde yapılmasından sorumlu bir kurumun bu denli işlevsiz hale getirilmesini ise gerçekten de anlamanın olanağı kalmamıştır.

Gerçi seçimlere on gün kala seçim yasakları başlamış ve açılışlara ve devletin olanaklarının kullanılmamasına yönelik bazı engeller söz konusudur ama AKP iktidarının ve en tepedeki AKP’li muhteremin bütün bunları takacağını sanmak gerçekten de safdillik olacaktır. İstanbul’da yapılacak olan ve AKP’nin seçim propagandasına dönüşmesi yüzde yüz olan FETİH kutlamasında biliyoruz ki devletin olanakları sonuna kadar kullanılacak ve kimse seçim yasağını şunu bunu takmayacaktır. Hani bunları biliyoruz, bu yüzden de sızlanmadan daha kapsamlı çabalar yürütüp bu halk düşmanı ve yalancı sürüsünü iktidardan 7 Haziran 2015 günü derdest edip indirmek gerekiyor. Bu nedenle ne bunların yalancılıkları, ne devlet olanaklarını sonuna kadar kullanıyor olmaları, ne de din istismarcılıkları kâr etmemeli, bunlar geldikleri gibi gönderilmelidir ki, ülke bir soluk alabilsin. Bunlar gerçekten de haritayı pusulayı şaşırmışlardır. Birisi kendisini Mehmet Görmez üzerinden halife sanır, AKP Genel Başkanlarından birisi çocuklara türkü söyleterek Recep Tayyip Erdoğan’ı peygamberleştirir, Bülent Arınç ve diğer AKP’liler camide ayrı yere oturmak için kırmızı kurdele çektirirler, camileri propaganda merkezleri haline getirip cemaatini asker, minaresini süngü yapmaya yeltenirler, kimi AKP’li kadınlar Recep Tayyip Erdoğan’la nikahlı olduklarını söyleyecek kadar ileri gider ki bunların gerçekten de hem ar damarları çatlamıştır hem de toplumun önünde kişiler olmalarının olanağı kalmamıştır.

Bu nedenle buradan çağrı yapıyoruz.

Manisa’nın, İzmir’in, Aydın’ın, Muğla’nın, Denizli’nin, Isparta’nın, Burdur’un, Antalya’nın, Mersin’in, Adana’nın, Hatay’ın, Gaziantep’in, Urfa’nın Maraş’ın üniversite ve yüksek okullarında okuyan gençleri ve akademisyenleri AKP utanmazlığına geçit vermeyin.

Siz ki, ülkenin aydın ve dinamik unsurlarısınız, siz ki, bu ülkenin aydınlık geleceğisiniz bize kulak verin.

AKP’YE OY VERME BOŞ VER!

CHP’YE OY VER FAŞİZME GEÇİT VERME!